<body><script type="text/javascript"> function setAttributeOnload(object, attribute, val) { if(window.addEventListener) { window.addEventListener('load', function(){ object[attribute] = val; }, false); } else { window.attachEvent('onload', function(){ object[attribute] = val; }); } } </script> <div id="navbar-iframe-container"></div> <script type="text/javascript" src="https://apis.google.com/js/platform.js"></script> <script type="text/javascript"> gapi.load("gapi.iframes:gapi.iframes.style.bubble", function() { if (gapi.iframes && gapi.iframes.getContext) { gapi.iframes.getContext().openChild({ url: 'https://www.blogger.com/navbar.g?targetBlogID\x3d4341108328518882456\x26blogName\x3dB%C3%BCt%C3%BCn+D%C3%BCnya+Duysun+T%C3%BCrk%C3%A7e+Sitesi\x26publishMode\x3dPUBLISH_MODE_BLOGSPOT\x26navbarType\x3dTAN\x26layoutType\x3dCLASSIC\x26searchRoot\x3dhttps://turkce5.blogspot.com/search\x26blogLocale\x3dtr_TR\x26v\x3d2\x26homepageUrl\x3dhttp://turkce5.blogspot.com/\x26vt\x3d-4903952254534897806', where: document.getElementById("navbar-iframe-container"), id: "navbar-iframe" }); } }); </script>

Ses Ve Ses Bilgisi

24 Kasım 2006 Cuma
Ore : 08:44

SES BİLGİSİ

Ses : Akciğerlerden çıkan havanın nefes borucu aracılığıyla yukarı çıkarak, gırtlaktaki ses tellerine çarpmasıyla oluşan titreşimlere ses denir. Bir dilin en küçük birimi sestir.

Konuşma ve Yazı : Düşünce, istek ve duyguların sözle anlatımı “konuşma”; harf, hece ya da resimlerle anlatımı “yazı” ile gerçekleşir.

Harf : Bir dilin başlıca seslerini yazıda göstermeye yarayan işaretlere denir. Bir dildeki harflerin bütünü o dilin alfabesini oluşturur.

Hece : Bir dilin sesten sonraki en küçük birimi hecedir. Heceler bir veya birden fazla sesten oluşabilir. Ağzımızın bir hareketiyle çıkan tek veya birleşik sese hece denir. Her hecede mutlaka bir sesli olur. Bir kelimede kaç sesli varsa o kadar hece vardır.

Türkçe’de heceler altı çeşittir :

1. Bir sesliden oluşan heceler : a-dam, e-rik, o-dun...
2. Bir sesli + Bir sessizden oluşan heceler : al-çak, üz-gün
3. Sessiz+sesli : ba-lık
4. Sessiz+sesli+sessiz : bal-çık
5. Sesli+sessiz+sessiz : alt
6. Sessiz+sesli+sessiz+sessiz : yurt

NOT : “O” , hem harf, hem hece, hem de kelime olarak kullanılabilir.

Harf ...hece...kelime...cümle...paragraf....edebi eserler oluşur.

SES TÜRLERİ

Sesler, ses yolundan çıkışlarına göre ikiye ayrılır:
1. ÜNLÜLER (SESLİLER)
2. ÜNSÜZLER (SESSİZLER)

ÜNLÜLER

Ünlüler, ses yolundan hiçbir engele uğramadan çıkarlar. Tek başlarına okunur ve hece olabilirler. 8 ünlü vardır : a, e, ı, i, o, ö, u, ü. Bunlardan dördü ince (e, i, ö, ü), dördü kalın (a, ı, o,u) ünlüdür.
Ünlüler söyleyiş özelliklerine, dilin ve ses yolunun aldığı biçimlere ve dudakların durumuna göre şu özellikleri gösterirler:


a) Söyleyiş özelliğine ve dilin durumuna göre ikiye ayrılır:
Geniş Ünlüler : a, e, o, ö
Dar Ünlüler : ı, i, u, ü

b) Dudakların durumuna göre ünlüler :

Düz Ünlüler : a, e, ı, i,
Yuvarlak Ünlüler : o, ö, ü, ü

ŞEMA :


DÜZ ÜNLÜLER YUVARLAK ÜNLÜLER
Geniş Dar Geniş Dar

KALIN
A
I
O

U


İNCE

E

İ

Ö

Ü


Bu tabloya göre her ünlünün 3 özelliği vardır: a ünlüsü ; kalın, düz ve geniş...

ÜNLÜ UYUMLARI

Türkçe’de ünlülerin kelime içerisindeki dizilişiyle ilgili olarak iki önemli kuralı vardır :
1. BÜYÜK ÜNLÜ (SESLİ) UYUMU
2. KÜÇÜK ÜNLÜ (SESLİ) UYUMU


BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU

Türkçe’de sözcüklerde genel olarak, kalın ünlülerden sonra kalın, ince ünlülerden sonra ince ünlü gelir. Türkçe’yi başka dillerden ayıran bu temel özelliğe büyük ünlü uyumu denir. (Çocuklar, çiçekler, güzel). Bu durum, kelimenin Türkçe olup olmadığını bize gösterir.

Bazı kelimeler Türkçe olduğu halde büyük ünlü uyumuna uymayabilir:
• Zamanla ses değişikliğine uğramış bazı sözcüklerde bu kurala aykırılık olabilir. Ana bu kelimeler Türkçe sayılır : kardeş (kardaş, karındaş), elma (alma), hangi (hangı, kangı), anne (ana).
3
• Tek heceli kelimelerde bu kural aranmaz.
• Birleşik kelimelerde aranmaz. Kelimeler birleşikken uymaz, ayrı ayrı incelendiğinde uyarsa bu tür kelimeler Türkçe’nin yapısına uygundur. Hanımeli....hanım + eli
• Kök veya gövde halindeyken büyük ünlü uyumuna uyduğu halde –yor, ki, -ken, -leyin, -imtırak, -gil eklerini aldığında kurala uymayan kelimelerde özel durumdadır. Getiri-yor, Sabah-ki, Yeşil-imtırak...

NOT : Bazı yabancı kel. Tesadüfen uyuma uyabilir. Bunun Türkçe olup olmadığını diğer kurallara bakarak karar vereceğiz. (Cennet : Türkçe’de kel. –c- harfi ile başlamaz)

**** Yukarıda belirtilen durumlar dışında, bir sözcük b.ünlü uyumuna aykırı yapıda ise, o sözcük yabancı kökenlidir. Dünya, otomobil, kitap ...Bu kelimeler yabancı kökenli olduğundan b.ünlü uyumuna uymazlar.

KÜÇÜK ÜNLÜ (SESLİ) UYUMU


Bir kelimenin ilk hecesinde düz sesli harf (a,e,ı,i) varsa, diğer hecelerinde de düz sesli harf olması gerekir. Kelimenin ilk hecesinde yuvarlak sesli harf (o,ö,u,ü) varsa, diğer hecelerinde ya düz-geniş (a,e), ya da dar-yuvarlak (u,ü) sesli harf bulunması gerekir. Buna küçük ünlü uyumu kuralı denir.

*** (Kelimenin ilk hecesinde) (Diğer Hecelerde)
















K. Ünlü uyumuna uyan kelimelere örnek : Kalem, kitap, merak, sevgi, odun
K.Ünlü uyumuna uymayan kelimelere örnek: Horoz,palto, sembol, karpuz..

• Bazı kelimeler k.ünlü uyumuna uyduğu halde b.ünlü uyumuna uymayabilir: Kalem, kitap ...
• Buna göre bir kelimenin Türkçe olabilmesi için her iki kurala da uyması gerekir.
• B. Ünlü uyumu incelenirken kelimelerin tüm heceleri dikkate alınır. Yani dört heceli bir kelimede ilk üç hece büyük ünlü uyumuna uyarken, son hece uyumu bozuyorsa, bu kelimeler kurala uymamış olur. Getiriyor, otururken... Küçük ünlü uyumunda ise yan yana gelen her hece dikkate alınır. Örneğin, “kolaylık” kelimesinin tüm hecelerine bakarsak ilk hecedeki yuvarlak sesli o’dan sonra ikinci hecede düz-geniş –a-, son hecede düz sesli –ı- yer almıştır. Birinci ve üçüncü heceyi dikkate aldığımızda yuvarlaktan sonra düz sesli geldiği için kelimenin k.ünlü uyumuna uymadığını sanabiliriz. Halbuki bu kelime k.ünlü uyumuna uymaktadır. Çünkü yuvarlaktan sonra düz-geniş, düzden sonra düz sesli harf kullanılmıştır. Ko – lay – lık (Yuv.-düz/geniş-düz)
• Kuraldışı : -o- sesinden sonra ikinci hecede b-m-v-p seslerinden biriyle başlıyorsa bu durumda ikinci hecede –u- olabilir. Bu tür kelimeler k.ünlü uyumuna uymamasına rağmen Türkçe’dir.
Örnek: Hamur, avuç, sabun, çamur, kavun, kalbur, çabuk, karpuz, tavuk, kabuk, kaput, yağmur, havuç, çaput, yamuk...

ÜNSÜZLERLER VE ÜNSÜZ UYUMLARI, ÜNSÜZLERLE İLGİLİ KURALLAR

Dilimizdeki 29 harften 21’i ünsüzdür. (sessiz harf). Bunlar aşağıdaki tablo gruplandırılmıştır:

Yumuşak
(Söylenişi yumuşak, ağızdan titreşimli çıkan) Sert
(Söyl.kuvvetli,sert,
ağızdan titreşimsiz

Sürekli

Ğ,J,L,M,N,R,V,Y,Z

F,H,S,Ş


Süreksiz

B,C,D,G
P,Ç,T,K


Sürekli Ünsüzler: Başlarına bir ünlü geldiğinde söylenişi uzayıp giden yani sürekli söylenebilen ünsüzlerdir. Örn. : z sesi, ezzzzz...
Süreksiz Ünsüzler: Başlarına bir ünlü geldiğinde sürekli söylenemeyen ünsüzlerdir. Örn.: k sesi, ek. (Ses kesiliyor, devam etmiyor.)


SES OLAYLARI
A) Sözcük sonlarında Kullanım:

Türkçe kelimelerin sonunda b,c,d,g harfleri bulunmaz. Bu nedenle dilimize giren ve sonunda b,c,d,g harfi bulunan kelimelerin sonundaki bu harfler sertleşir.

(B – p , c – ç, d – t, g – k dönüşme olur. ) Örnek : harab ...harap

Özel Durumlar : 1. Bu kural,bazı tek heceli kelimelerde anlam değişmesine yol açacağı için uygulanmaz Örn.: Ad : isim .... at : bir hayvan
(hac...haç, öd...öt, od...ot)

2.Dilimizde bazı tek heceli kelimeler –ğ ile bitebilir. Bunun dışında Türkçe sözcüklerin sonunda –ğ bulunmaz. (Yağ, dağ, sağ, çağ, bağ....)

B. ÜNSÜZ YUMUŞAMASI (SERTSESSİZLERİN YUMUŞAMASI)
(Ünsüz değişimi / Ünsüz Değişmesi )

Sonunda p-ç-t-k harfleri (süreksiz-sert) bulunan kelimelere ünlü ile başlayan bir ek getirildiğinde sert olan p-ç-t-k harfleri yumuşar. Yani b,c,d,g (ğ) ‘ye dönüşür. Bu kurala ünsüz yumuşaması denir. Örnek : Kitap ... Kitap – ım ....Kitabım
Ahenk-e ...ahenge, sağlık-ı...sağlığı

Özel Durumlar:
1. Tek heceli kelimelerin çoğunda yumuşama olmaz. Örnek: İç – imiz...içimiz.
2. Tek heceli kelimelerin bazısında ise yumuşama olur. Örnek: Kap-ın...kabın
3. Özel isimlerde kesinlikle yumuşama olmaz. Örnek: Ürgüp’ e, Zeynep’in
4. Dilimize Batı ve Doğu dillerinden girmiş birçok kelimede yumuşama olmaz. Örnek : Devlet-imiz, Tank-ın, Hukuk-un, Hürriyet-imiz, Sanat-ın, Millet-in
5. Fiil kök veya gövdelerine çeşitli yapım ekleri getirilerek türetilen bazı kelimelerde yumuşama olmaz. Örnek: Taşı-t-ımız, Kon-u-t-un

DİKKAT : Ünsüz yumuşaması kuralına uymayan kelimeleri, yumuşatarak yazmak yanlıştır. Örnek: Zonguldak’a gittik (Doğru), Zonguldağ’a gittik. (Yanlış)


C. ÜNSÜZ BENZEŞMESİ (ÜNSÜZ SERTLEŞMESİ)

P, ç, t, k, f, h, s,ş harfleri ile biten bir kelimeye c, d, g harfleri ile başlayan bir ek gelirse, ekin başındaki yumuşak harfler sertleşir. Buna göre; c-ç, d-t, g-k olur.



Örnek: Kebap-cı...kebabçı, Yavaş-ca...yavaşça, Ayak-cak...ayakçak, ayak-da...ayakta, yurt-dan...yurttan, ses-deş...sesteş, yap-dı...yaptı, aç-dır...açtır, at-gı...atgı, seç-gin...seçkin, çalış-gan...çalışkan, kıs-gaç...kıskaç...

NOT : Bu kural, sayıların rakamla yazılışlarında da geçerlidir. Buna göre rakamlar okunur ve okunuşu p, ç, t, k, f, h,s, ş harflerinden biriyle biterse, ekler de sertleşir. Buna uyulmazsa yazım yanlışı yapılmış olur.
Örnek : Saat 3’de geldim. (Yanlış), Saat 3’te geldim (Doğru)


Özel Durumlar:
1. Bazı birleşik kelimelerin bu kurala uymadığı görülür : Dikdörtgen, Akciğer...
2. Bazı matematik terimlerinin bu kurala uymadığı görülür: Üçgen, beşgen..
3. –De, da bağlacı, başlı başına bir kelime olduğu için p, ç,t,k,f,h,s,ş harfleriyle biten kelimelerden sonra gelse bile sertleşme kuralına uymaz. Zaten de, da bağlacını –d, -d ekinden ayıran en önemli özelliklerden biri de budur.

Örnek: Gitsek de olur, gitmesek de..

Ç- ÜNLÜ DARALMASI (DARLAŞMA)

Bir kelimede düz-geniş ünlülerden (a, e) sonra –yor eki gelirse, bu ünlüleri darlaştırarak –ı-i-u-ü ‘ye dönüştürür. Geniş olan ünlülerin daraldığı için bu kurala ünlü daralması denir.

Örnek : Yazma-yor...yazmıyor, anla-yor...anlıyor, hopla-yor...hopluyor.

Dilimizde birçok yerde, yanlış ünlü daralması da yapıldığı görülür. Kaynaştırma harflerinden y’den önce gelen a, e ünlüleri konuşmada daralabilir. Ama bu daralma yazıda gösterilmemelidir. Almayan (Doğru)... Almıyan (Yanlış), Bekleyecek (Doğru)...Bekliyecek (Yanlış)

Özel Durumlar :
Bazı kelimelerde –yor eki kullanılmadığı halde, ünlü daralması olabilir. De- ve Ye- kelimelerine ünlü ile başlayan ek geldiğinde araya –y- kaynaştırma ünsüzü girer ve bu

kaynaştırma ünsüzü kelimelerin kökündeki e’leri i’ye dönüştürür. Örnek: Diye, diyen, yiyecek, yiyerek...

NOT : Ünsüzle biten kelimelere –yor eki geldiğinde, kelimenin kökü ile ekin arasına ı, i, u, ü yardımcı sesleri gelir. Bu, ünlü daralması ile karıştırılmamalıdır. Buna göre, aşağıdaki kelimelerde ünlü daralması yoktur: Oturuyor, iniyor, bakıyor...

D. ÜNLÜ DÜŞMESİ (HECE DÜŞMESİ, SES DÜŞMESİ) :

Türkçe’de bazen kelimelerden bir ünlünün düştüğü görülür. Ünlü düştüğünde hece sayısı da azaldığından bu kurala ünlü düşmesi yanında hece düşmesi, hece azalması da denir. Türkçe’de hece düşmeleri aşağıdaki çeşitlere ayrılır:
a) İkinci hecesinde dar ünlü (ı,i,u,ü) bulunan bazı kelimelere, sesli harfle başlayan bir ek gelirse, ikinci hecedeki dar ünlü düşer. Örnek: Akıl-ı ...aklı
b) Sesli harfle biten bazı isim köklerinden –la, -le eklerini kullanarak fiil türetildiğinde ses düşmesi görülür. Örnek: Koku-lamak....koklamak
c) Bazı renk isimlerine –ar, -er ekleri getirilerek fiil türetildiğinde, ismin sonundaki ünlü düşer. Örnek: Sarı-armak....sararmak. Not: Kızarmak ve yeşermek kelimelerinde bir ünlü, bir ünsüz düşer. Örnek: Kızıl-armak....kızarmak.
d) İkinci hecesinde dar ünlü bulunan bazı fiillere yapım eki getirilip isim yapıldığında ünlü düşmesi görülür. Örnek: Ayır-ım...ayrım
e) Bazı fiillerden fiil türetildiğinde ünlü düşmesi görülür. Örnek: Çevir-il...çevrilmek.
f) Bazen iki kelime birleşirken ünlü düşmesi olur. Örnek: Kayıp-olmak...kaybolmak.
g) Türkçe’de bazı kelimeler iki şekilde yazılabilir. Aşağıda verilen kelimelerin her iki yazılışı da doğrudur. İkinci tür yazılışta ünlü düşmesi vardır.

Ünlü Düşmesi Yok Ünlü Düşmesi Var

Nerede Nerde
Nereden Nerden
Burada Burdan
Şurada, Şuradan Şurda , Şurdan
Orada, Oradan Orda, Ordan
İçeride, içeriden, dışarıda İçerde, içerden, dışardan
İleride, ileriden, yukarıda İlerde, ilerden, yukardan

E. ÜNLÜ TÜREMESİ
Bazı kelimelerin anlam yönünden küçültülmesi veya pekiştirilmesi sırasında kelimelerin kökü ile aldığı ekin arasına bir ünlü gelebilir. Buna ünlü türemesi denir. Ünlü türemesi hece sayısını artırır.

Örnek: Az-cık---azıcık
F. ÜNSÜZ TÜREMESİ

Bazı tek heceli kelimeler ünlü ile başlayan bir ek aldıklarında veya “etmek, eylemek, olmak” yardımcı fiilleriyle birleştiklerinde asıl kelimenin sonundaki ünsüz ikizleşir. Buna ünsüz türemesi denir. Ünsüz türemesi hece sayısını değiştirmez. Örnek: Af-etmek...affetmek, his-i ...hissi

G.ÜNSÜZ DÜŞMESİ
K ünsüzü ile biten bazı kelimelere –cik, -cek küçültme ve sevgi ekleri getirildiğinde kelimenin sonundaki –k sesinin düştüğü görülür. Buna ünsüz düşmesi denir. Örnek: Minik-cik...minicik.

Bazen –ı, -msa ekleri de ünsüz düşmesine neden olur: Örnek: Ufak-l...ufalmak, küçük-mse...küçümsemek.

H. İÇ SES BENZEŞMESİ (ÜNSÜZ BENZEŞMESİ)
Ünsüz sertleşmesine de benzeşme dendiğini biliyoruz. O ses olayı ekte meydana gelir. Türkçe’de bir de kelimenin içinde meydana gelen benzeşme vardır. Bunu şöyle anlatabiliriz:

Dudak ünsüzlerinden olan –b harfi, kendisinden önce gelen diş ünsüzü –n’yi dudak ünsüzü olan –m’ye dönüştürür. Buna göre bir dudak ünsüzü (b), bir diş ünsüzünü (n), kendisine benzetmiş olur. Bu durumda ünsüz değişimi de söz konusudur. Çünkü n ile m birbirlerinin yerini almıştır. Örnek : Çenber...çember, tonbul...tombul
Not: Bu kural birleşik kelimelerde ve özel isimlerde uygulanmaz. Örnek: İstanbul, binbaşı...

K. ÜNLÜ DEĞİŞMESİ
Daha önce belirtildiği gibi Türkçe’de kelimeler ek aldığında, köklerinde değişiklik olmaz. Bu kural iki kelime için geçersizdir. Buna göre, “ben, sen” sözcüklerine
ismin –e hali (yönelme durumu) eki getirildiğinde kökteki e sesleri a’ya dönüşür. Buna ünlü değişmesi denir. Örnek: Ben-e...bana, Sen-e....sana

ÖNEMLİ NOT : Sınavlarda bazen “ses değişmesi” şeklinde sorular sorulmaktadır. Ses dendiğinde hem ünlü, hem ünsüz akla gelir. Bu nedenle “ses değişmesi” veya “ses değişikliği” ifadeleriyle karşılaştığımız zaman aklımıza aşağıdaki ses olayları gelmelidir:
1. Ünsüz yumuşaması : p-ç-t-k....b-c-d-g-ğ
2. Ünsüz sertleşmesi : c-d-g...ç-t-k
3. İç ses benzeşmesi : n...m
4. Ünlü daralması : a....ı-i-u-ü
5. Ünlü değişimi : e....a

L. KAYNAŞMA (KAYNAŞTIRMA)
Türkçe kelimelerde iki sesli harf yan yana gelmez. Bu nedenle sesli harfle biten bir kelimeye, sesli harfle başlayan bir ek gelirse, iki seslinin arasına bir sessiz girer. Bu sessiz , iki sesliyi kaynaştırır. Bu sessiz harfe kaynaşma (kaynaştırma) harfi, bu olaya da kaynaşma (kaynaştırma) denir. Bazı kaynaklarda yardımcı ünsüz olarak da adlandırılan kaynaştırma harfleri –y-ş-s-n’ dir. Kaynaşma harfleri daha çok isim tamlamalarında kullanılır. Örnek : Kapı-y-ı , Akşam sefa-s-ı

Yukarıdaki ifadelerden de anlaşılacağı gibi isim tamlamalarında tamlayan –n, tamlanan –s kaynaşma harflerini alır. Türkçe’de sadece “su, ne” kelimeleri bu kurala uymaz . Örnek: Su-y-un tadı, Ne-y-in tadı

NOT : -Ş kaynaştırma harfi, bazen sözcüğün sonundaki –ş ile karıştırılır. Buna dikkat etmek gerekir. Altı-ş-ar, yedi-şe-er (Kaynaşma var)
Beş-er (Kaynaşma yok)

NOT : Kaynaşma harfinin olup olmadığını aranırken, iyelik eklerine de dikkat etmek gerekir. Örnek : Onun defter-i-n-i (Kaynaşma var) , Senin defter-in-i (Kaynaşma yok)
M. ULAMA

Cümle içerisinde sessizle biten bir kelimeden sonra, sesliyle başlayan bir kelime gelirse, bu iki kelime okunuşta birleşir. Buna ulama denir. Ulamanın olabilmesi için

kelimelerin arasında hiçbir noktalama işareti bulunmamalıdır. Aşağıdaki cümlelerde ulama vardır: Sensiz olamam, Senden ayrılamam, okullar açıldı.

NOT : Sınav sorularında “ses olayı” sözüyle karşılaştığımız zaman, yukarıda açıkladığımız bütün ses olaylarını aklımıza getirerek soruyu cevaplamalıyız. Bazıları ulama ve kaynaşmanın ses olayı olmadığını zanneder. Halbuki bunlar da birer ses olayıdır.

NOT : Vurgu ve Tonlama da ses bilgisi ile ilgilidir. Bu nedenle bunları da bu bölümde ele alacağız:

TONLAMA

Cümleleri söylerken sözcükleri veya harfleri sert, yumuşak, uzun, kısa, alçak ve yüksek gibi değişik seslerle belirtmeye tonlama denir. Tonlama öfke, sitem, beğenme, umut vb. duygularımızı karşıdaki kişiye iletmemizi sağlar. Konuşmalarda özellikle topluluğa hitap ederken veya şiir okurken tonlamaya dikkat etmek gerekir. Şairlerin ve yazarların duygularını tonlamaya dikkat ederek daha iyi anlar ve karşımızdaki kişilere aktarmış oluruz.

Örnek : Ne yapıyorsun? Cümlesini kızgınlık anında başka, şaşma anlatırken başka, hâl hatır sorarken başka ses tonlarıyla sorarız.

VURGU
Kelime veya cümlelerde herhangi bir hecenin ya da sözcüğün diğerlerine göre daha baskılı yani kuvvetli söylenmesine vurgu denir. Vurgu anlam yönünden önemli heceleri ya sözcükleri öne çıkarmaya yarar. Türkçe’de iki çeşit vurgu vardır:

1. Kelime Vurgusu : Bir kelimede herhangi bir hecenin diğerlerine göre daha kuvvetli söylenmesidir. Kuvvetli söylenen hece olduğu halde bu olay kelimede meydana geldiği için kelime vurgusu olarak adlandırılır. Türkçe kelimelerde vurgu genellikle son hecelerdedir. Kelime vurgusu ile ilgili önemli özellikler şunlardır:
a) Tek heceli kelimelerde vurgu bulunmaz.
b) Vurgu genellikle son hecede bulunur.
c) Kelimeye bir ek getirilirse, son hecedeki vurgu eke geçer. Çünkü bu durumda son hece ek’tir. Örnek: Kitap .... kitapçı
d) İki heceden oluşan yer adlarında vurgu genellikle birinci hecededir. Örnek : Konya
e) Pekiştirilmiş kelimelerin başına getirilen heceler vurguludur. Örnek: Masmavi

2.Cümle Vurgusu : Cümlede herhangi bir kelimenin diğerlerine göre daha kuvvetli söylenmesidir. Türkçe’de genellikle yüklemden bir önceki kelime vurguludur. Aşağıdaki cümlelerde sırasıyla özne, nesne, zarf tümleci e dolaylı tümleç vurgulanmıştır.
Dün okuldan defteri Ayşe aldı. (Ayşe : Özne)
Ayşe, dün okuldan defteri aldı. (Defteri : Nesne)
Ayşe, defteri okuldan dün aldı. (Dün: Zarf T.)
Ayşe, dün defteri okuldan aldı. (Okuldan : Dolaylı T.)
Sınav sorularında vurgu öğe şeklinde sorulabildiği gibi, “yer, zaman, kişi” şeklinde de sorulabilir.

Konu Şeması
Ses
Harf
Hece
Ünlüler ve özellikleri
Ünlü uyumları
B.ünlü uyumu
K.ünlü uyumu
Ünsüzler, ünsüz uyumları, kurallar
Ses Olayları
Sözcük sonunda kullanım
Ünsüz yumuşaması (Sert sessizlerin yumuşaması)
Ünsüz benzeşmesi (ünsüz sertleşmesi)
Ünlü daralması (darlaşma)
Ünlü düşmesi (hece düşmesi, ses düşmesi)
Ünlü türemesi
Ünsüz türemesi
Ünsüz düşmesi
İç ses benzeşmesi (ünsüz benzeşmesi)
Ünlü değişmesi
Kaynaşma (kaynaştırma)
Ulama
Tonlama
Vurgu

posted by Türkiye Hsayına Kavuştu at 08:44 | Permalink | 0 commenti

Adıllar (Zamirler)


Ore : 08:42

ZAMİRLER (ADILLAR)
İsmin yerini tutan, ismin yerine kullanılabilen kelimelere denir. Özellikleri şunlardır:
1- Tek başına görev üstlenir. (Sen, biz, o...)
2- Sözü kısaltmaya yarar.
3- Çoğul biçimleri vardır. (Sizler...)
4- Hâl ekleri alır. (Beni, bende...)
5- İyelik ekleri alır. (Benim, senin...)
6- Tamlama eklerini alır. (Benim evim)
7- Zamirler cümlede “yüklem, özne, nesne, dolaylı tümleç” olabilir.
Zamirler anlam ve biçim yönünden şu çeşitlere ayrılır:
Z A M İ R L E R

Kelime Biçimindeki Zamirler Ek Biçimindeki Zamirler



İyelik Zamirleri İlgi Zamiri
Kişi (Şahıs Zamirleri)

Soru Zamirleri

İşaret Zamirleri Belgisiz Zamirler

KELİME BİÇİMİNDEKİ ZAMİRLER
1.Kişi (Şahıs) Zamirleri : İnsan isimlerinin yerini tutan zamirlere denir. Kişi zamirlerinin sayısı altıdır. Ben, sen, o, biz, si z, onlar.
Bu zamirler hâl eklerini, iyelik eklerini, çoğul eklerini alır. Beni, bende, sizler, benim... Ayrıca dönüşlülük zamiri olarak da adlandırılan ve kişi zamirlerinin yerini tutabilen “kendi” kelimesi kişi zamiri olarak kabul edilir. Bazen “kendi” kelimesi yerini tuttuğu kişi zamiriyle birlikte kullanılarak anlamı pekiştirir.
Bu yazıyı kendim yazdım / Bu yazıyı ben yazdım / Bu yazıyı ben, kendim yazdım.
“Kendi” kelimesi belirtili isim tamlamasında tamlanan olarak kullanılabilir.Böyle olduğunu çocuğun kendisi söyledi.
Kişi Zamirinin Diğer Özellikleri:
1.“Ben” zamiri, -e ekini aldığında kökünde değişme olur. Aynı kural “sen” zamiri için de geçerlidir. Ben-e Bana
2.“Ben” zamirinin tamlayan ve tamlanan eki –im’dir. Benim kalemim.
3.Bazen “saygı, incelik, kırılma, öfke” nedeniyle “sen” zamiri yerine “siz” zamiri kullanlır. Siz kim oluyorsunuz? Sizden bir ricam olacak.
4.Böbürlenmek amacıyla “ben” yerine “biz” zamiri kullanılır. Bize Konyalı Paşa derler.
5.“Biz” zamiri çoğul ekini alarak abartma ve övünme anlamı kazanır. Bu konuda bizleri hiç hesaba katmıyorsunuz.
6.“Siz” zamiri, saygı nedeniyle çoğul ekini alabilir.Sizleri unutur muyuz hiç!
2.İşaret Zamirleri :Varlıkları göstererek onların isimlerinin yerlerini tutan zamirlere denir. Türkçe’de en çok kullanılan işaret zamirleri şunlardır: Bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar, bura, şura, ora, burası, şurası, orası, burada, şurada, orada, buradan, şuradan, oradan, burayı, şurayı, orayı, buralar, şuralar, oralar, öteki, beriki, karşıki... * İşaret zamirleri isim tamlamalarında tamlayan ve tamlanan olabilir. Bunun adı / Kitabın şurası * “Böyle, şöyle, öyle” kelimeleri kullanılışına göre bazen isim, bazen sıfat, bazen zamir, bazen zarf görevi üstlenir. O, her zaman böyledir. Böylesini hiç görmedim. Böyle adamlar her zaman başarır. Bu
isim İşaret Z. Sıfat
böyle olmaz. (Zarf)
N O T : “O” ve “Onlar” kelimeleri hem kişi zamiri, hem de işaret zamiridir. Bu kelimeler, insan isimlerinin yerini tutarsa kişi zamiri; insan dışındaki varlıkların yerini tutarsa işaret zamiridir. Ona telefon edeceğim. (Kişi zamiri) / Onu hemen çöpe atın (İşaret Zamiri)
Bu kelimelerin insanın veya insan dışı varlıkların yerini tuttuğu bazen anlaşılmaz. Bu durumda cümlenin söylendiği ortama dikkat edilir. Onu bana getir. Bu cümlede “Onu” hem insanın yerini tutabilir hem de insan dışı varlıkların yerini tutabilir. Ayrıca “bu, şu” kelimeleri insan yerini tutsa bile kişi zamiri olmaz. Yazıyı bu yazdı. (İşaret Zamir)
3.Soru Zamirleri:İsmin yerini tutan soru kelimelerine soru zamiri denir. En çok kullanılan soru zamirleri şunlardır: Kim, kimler, ne, neler, nere, neresi, nereyi, nereye, nerede, nereden, kaçı, kaçımız, kaçınız, hangisi, hangimiz, hangileri, kaçıncı, kaçta, kaçtan...
“Kim” kelimesi her zaman soru zamiridir. Diğer soru kelimelerinin çoğu cümlede kullanılışlarına göre zamir, sıfat veya zarf olabilir. Pazardan ne aldın ? Baban ne gün gelecek? Ne bakıyorsun tuhaf tuhaf? Zamir Sıfat Zarf
“Kaça” kelimesi ismin yerini tutarsa soru zamiridir. Aynı kelime “kaç lira ödeyerek” anlamına gelirse soru zarfı olur. Saat kaça geldi? (Zamir), Bu elbiseyi kaça aldın? (Zarf)
Fiilden önce gelen kelimeler genellikle zarf olduğu için , fiilden önce gelen her kelimeyi zarf olarak algılayabiliriz. Bir kelimenin zarf olabilmesi için fiilden önce gelmesi değil, fiili nitelemesi gerekir. Buna göre şu cümlelerde fiilden önce gelen kelimeler, fiili nitelemediği için soru zarfı değil, soru zamiridir. Bu arabayı nereden aldın? Bu yazıyı hanginiz yazdı?
Soru zamirleri, isim tamlamalarında tamlanan olabilir. Öğrencilerin kaçı geldi?
Tamlayan Tamlanan
4.Belgisiz Zamirler (Belgisizlik ) :Hangi varlıkların yerini tuttuğu tam olarak belli olmayan zamirlere denir. En çok kullanılan belgisiz zamirleri şunlardır: Bazısı, bazıları,kimisi, kimileri, biri, birisi, birileri, başkası, başkaları, birçoğu, birkaçı, birtakımı, birçokları, çoğu, hepsi, herkes, birazı, her biri, herhangi biri, öteberi, şunu bunu, şundan bundan, şey, şeyler, hiçbiri, kimse....
Örneklerden de anlaşılacağı gibi belgisiz zamirlerde bazı istisnalar dışında –ı, -i, -u, -ü ekleri yer alır. Belgisiz zamirlerin sonundaki bu ekler kaldırılarak, bu kelimeler bir ismi niteleyecek şekilde kullanılırsa, belgisiz sıfat oluşur. Öğrencilerin birkaçı Birkaç öğrenci. Zamir Sıfat
Kelimenin başına –m- sesi getirilerek yapılan ikilemelerde, ikinci kelime belgisiz zamirdir. Kitapçıdan defter mefter aldı. (Belgisiz zamir) * “Falan, filan, falanca” kelimeleri de belgisiz zamir olarak kullanılır. Aynı kelimeler, ismi nitelediğinde belgisiz sıfat olur. Toplantıya falanca geldi. Toplantıya falan geldi, filan gelmedi.(Bel.z.)
Toplantıya falan adam geldi. (Belgisiz sıfat)
EK BİÇİMİNDEKİ ZAMİRLER
1.İyelik Zamirleri:İsimlerin sonuna gelerek, o isimlerin kime ve neye ait olduğunu bildiren iyelik ekleri, aynı zamanda iyelik zamiri olarak da adlandırılır. Defterim, defterin, defterleri...(İyelik zamiri)
2.İlgi Zamiri
İsmin yerini tutan –ki ekine ilgi zamiri denir. İlgi zamiri olan –ki daima kendisinden önce gelerek kelimeye bitişik yazılır. Benim defterim Benimki Ahmet’in defteri Ahmet’inki
İlgi zamiri her zaman insanlar için kullanılmaz. Cansız varlıklar için de kullanılır.Kamyonun lastiği
Kamyonunki
Sıfat yapmaya yarayan –ki eki de kendisinden önce gelen kelimeye bitişik yazılır. Bu nedenle ilgi zamiri ile karıştırılabilir. Aradaki fark şudur: Cebimdeki para düştü Cebimdeki düştü.
Sıfat İlgi Zamiri
YAPILARINA GÖRE ZAMİRLER
1. Basit Zamirler : Kök halinde olan veya çekim eki almış zamirlere denir. Ben, seni, bu, şu, sizler...
2. Birleşik Zamirler : Birden fazla kelimenin birleşmesiyle oluşan zamirlerdir. Birazı, birkaçı, hiçbiri.
3. Öbekleşmiş Zamirler: En az iki kelimeden oluşan ve ayrı yazılan zamirlerdir. Şu bu, her biri...
4. Ek Halindeki Zamirler: İyelik zamiri ve ilgi zamiridir. Defterim, benimki...
NOT : Görüldüğü gibi Türkçe’de türemiş zamir yoktur. –ki eki yapım eki olduğundan bazı dilciler ilgi zamirini türemiş zamir olarak verir. Halbuki ilgi zamirinde, zamir olan kelime değil, sadece –ke ekidir.
Zamirlerin Öğe Oluşu
1. Zamirler, özne olabilir. Bu kitabı ben hazırladım.
2. Zamirler, sözde özne olabilir. Ben aldatıldım.
3. Zamirler, belirtili nesne olabilir. Müdür seni çağırıyor.
4. Zamirler, dolaylı tümleç olabilir. Ona biraz para ver.
5. Zamirler, yüklem olabilir.Benim için en önemli kişi sensin.

posted by Türkiye Hsayına Kavuştu at 08:42 | Permalink | 0 commenti

Fiiller


Ore : 08:39

FİİL (EYLEM)

Kainatta iki temel öğe vardır. Birincisi her türlü canlı, cansız nesne ve kavramı karşılayan isimler. İkincisi ise bu isimlerin meydana getirdiği iş, oluş ve hareketler yani fiiller
Dilin temel görevi ise bu kavram ve hareketleri sesler veya harfler aracılığıyla söze dönüştürmektir. Seviyorum, okuduk,çalışmalıyız, gideceğim. Dikkat edersek bu kelimeler iş, oluş, hareket, durum bildirmekle kalmıyor, bu işleri yapanları yani şahısları ve de işlerin gerçekleştiği zamanı veya dileğini bildiriyorlar. Sevdik .... (Sevme işini geçmişte, biz gerçekleştirdik.)

Fiil (Eylem) : Varlıkların yaptıkları işleri, hareketleri veya içinde bulundukları durumları bir kipe (yani zamana veya bir dileğe) ve kişilere bağlayarak bildiren kelimelere fiil denir. Fiillerin üç temel kuralı vardır:
a) İş, hareket, oluş bildirir.
b) Kök veya gövde halindeyken kip eklerini alabilir.
c) Kök ve gövde halindeyken mastar eklerini (-mek, -mak) alabilir.

Fiillerin en önemli özelliği harekettir. Fiiller hareketlerine göre üç çeşittir:

1. İş ve Kılış Fiilleri: Bir nesneyi olumlu olumsuz etkileyen, insanlar tarafından genellikle bilinçli olarak gerçekleştirilen fiillerdir. Bu fiiller “kimi, neyi” sorularına cevap verir. Bu nedenle iş ve kılış fiilleri çatısına göre geçişli fiillerdir. Kır-, ver-, dur-...
2. Durum Fiilleri: Fazla hareketi olmayan, belli bir süre devam eden, nesneyi etkilemeyen, insanlar tarafından bazen bilinçli, bazen bilinçsiz gerçekleştirilen ve sona ermeleri için başka bir fiilin başlaması gereken fiillerdir. Durum fiilleri çatı yönünden geçişsizdir. Uyu-, kalk-, yat-...
3. Oluş Fiilleri: Bu fiillere “doğa fiilleri” de denir. Oluş fiillerinde kendi kendine olma anlamı vardır. Bu fiiller aslında gizli bir güç tarafından gerçekleştirilir. Bu fiillerin gerçekleşmesi irademize (isteğimize) bağlı değildir. Yağ-, es-, yeşer-, kızar-, acık-, gürle-...

Örnek Soru: Aşağıdaki cümlelerin yüklemi olan fiillerden hangisi “oluş” bildirmektedir?

A) Sizi çok seviyoruz.
B) Bir de şu soruyu çözsene.
C) Çocuklar ne güzel de oynuyorlar.
D) Sen ne kadar da büyümüşsün, ufaklık!

[Cevap: A’da sev(mek) için birine ihtiyaç vardır. B’de, çöz(mek) için soruya ihtiyaç vardır. Her iki fiil de kılış bildiriyor. C’de oyna(mak) durum bildirir. D’de ise büyü(mek) irademizin dışında olur, biz istediğimiz için büyümeyiz. Cevap D’dir. ]


Fiillerde Somutluk-Soyutluk
Somut Fiiller: Beş duyu organından herhangi biriyle algılanabilen fiillere denir. Kır-, oku-, yaz-...
Soyut Fiiller: Beş duyu organından herhangi biriyle algılanamayan; fakat var olan fiillere denir. Düşün-, hoşlan-...


Bazı somut fiiller, cümlede kullanılışına göre soyut olabilir: Babam biraz odun kırdı. (Somut) / Arkadaşımın sözleri kalbimi kırdı. (Soyut)

Fiillerde Aktarma: İnsanlarla ilgili fiiller doğaya; doğayla ilgili fiiller insana aktarılabilir. Mevsimler yas tutup, çöller ağlasın. (İnsandan doğaya) / Ali Paşa sinirle kükredi: “Buraya gel!” (Doğadan insana)

Dikkat ! Bir kelimenin fiil olabilmesi için şu üç öğeyi bulundurması gerekir.
1. Fiil tabanı
2. Kip eki
3. Şahıs eki

Örnek Soru: Çekimli fiiller aşağıdakilerden hangisini göstermez? (1989-AL)

A) Zaman B) Şahıs C) Hareket ve oluş D) Yer

Çözüm : Sev – i – yor – um


İş-oluş-hareket Zaman Şahıs Cevap D

A) Fiil Tabanı (Kök veya Gövde) : Fiilin kök veya gövdesi,başka bir ifadeyle kelimenin (-mek, -mak) eklenebilen en büyük parçasıdır. Okudum oku (mak)

Kısacası, çekimli bir fiilden kip ve kişi ekleri atıldıktan sonra kalan iş, oluş veya hareket bildiren kısma fiil tabanı denir. Fiil tabanı basit (kök) veya yapım eki alarak türemiş (gövde) halinde olabilir.

Çekimli Fiil Kök( İsim - Fiil ) Gövde Taban Mastar (Fiilin İsmi)
Gördüm ----- Gör ------- Gör Görmek
Başlattık Baş ------ Başlat Başlat Başlatmak
Yazdırın ----- Yaz Yazdır Yazdır Yazdırmak

(Yukarıdan da anlaşılacağı gibi her fiilin kökü fiil değildir. Bazen isim de olabilir.)

Kelime Kök Gövde Taban

Sarardı sarı sarı ar sarar(mak)
Yaşıyorum yaş yaş a yaşa (mak)
Çoğalmış çok çok al çoğal (mak)






B) Kip Eki : Fiillerin yapılış amacını ve zamanını bildiren eklerle almış oldukları biçimine “kip” denir. Kipler iki grupta incelenir:
A) Bildirme (Haber) Kipleri
B) Dilek (Tasarlama) Kipleri

Haber (Zaman) Kipleri Dilek Kipleri

Geçmiş
Zaman -di
-miş Gereklilik
Kip -meli, -malı
Şimdiki
Zaman -( ) yor İstek -e, -a
Gelecek
Zaman -ecek, -acak Şart -se, -sa
Geniş
Zaman -( ) r Emir Eki yoktur.


HABER KİPLERİ : İşin, oluşun, hareketin gerçekleşme zamanını; işin yapıldığını, yapılacağını veya yapılmakta olduğunu haber verirler. Haber verdikleri zamanın adıyla anılırlar.

1. Görünen (-di’li) Geçmiş Zaman: Geçmişte yaşadığımız veya gördüğümüz fiilleri anlatmak için kullanılır. Fiil tabanına –di eki getirilerek yapılır. Bu yüzden di’li geçmiş zaman kipi de denir.
Fiil Tabanı -dı,-di,-du,-dü, -tı,-ti,-tu,-tü şahıs eki


Sev di m
Yaz dı n
Oku du -------
Git ti k
Sat tı nız
Uç tu lar

Notlar : 1. –dı zaman ekiyle –k şahıs ekleri birleştiğinde yapım eki olarak kullanılır. Biz o devleti tanıdık. (Çekim eki) / Okulda tanıdık yüzler vardı. (Yapım eki)
2. Bu kipteki bir fiilden sonra “mi” edatı gelirse, zaman anlamı kazanabilir. Babam geldi mi? (Soru) / Babam geldi mi okula gideceğiz. (Zaman)

2. Duyulan (-miş’li) Geçmiş Zaman Kipi : Fiilin, önceden gerçekleştiğini bildirir. Ancak söyleyen fiilin yapıldığını görmemiş, başkasından duymuştur. Fiil tabanına –miş eki getirilerek yapılır.
Fiil Tabanı -mış, -miş, -muş, -müş Şahıs Eki
Sev miş im
Kazan mış sın
Kork muş ----
Notlar:
1. –mış eki, yapım eki olarak kullanılır. Burak bu kitabı okumuş (çekim eki) / Okumuş adamdan zarar gelmez. (yapım eki)
2. –dir ek-fiil eki bu kipe bazen kesinlik bazen olasılık anlamı katar. Bu kitap Ankara’da basılmıştır. (Kesinlik) / Şimdi bizim oralarda dağlar yeşermiştir. (olasılık)
3. Bazı kullanımlarda “farkına varmama” anlamı görülür. Maçta ayağımı incitmişim.
4. Oluş fiilleriyle birlikte kullanılırsa “sonradan farketme” anlamı kazanır. Sabah kalktım ki her tarafa kar yağmış.

3.Şimdiki Zaman Kipi: Fiilin şu an gerçekleşmekte olduğunu bildirir. Fiil tabanına –( ) yor eki getirilir. Sev (i) yor um
Dikkat: - ( ) yor eki kendinden önceki geniş sesliyi (a, e) daraltır. Gör me yor um ----Görmüyorum.
Dikkat: Şimdiki zaman anlamı –mekte, -makta ekiyle de sağlanabilir. Ders çalışıyorum / Ders çalışmaktayım.
NOTLAR: a) -dir ek-fiil, şimdiki zaman kipinin anlamına olasılık katar.
b) –makta, -mekte ekleri şimdiki zaman anlamı taşır.
c)Olumsuz soru biçimi, zaman zarfı olarak kullanılır. Böyle konuşuyor musun, deli oluyorum.
d)İkilime biçiminde kullanılırsa, süreklilik anlamlı zarf olur. Geliyor gidiyor, beni deli ediyor.

4.Gelecek Zaman Kipi: Fiilin daha sonra gerçekleşeceğini bildirir. Fiil tabanına –ecek, -acak getirilerek yapılır.
Fiil Tabanı -ecek/-acak şahıs eki
Sev eceğ im
Anla y acak sın
Bekle y ecek .....
Çalış acağ ız
Başar acak sınız
Gör ecek ler

Diğer özellikler:
a) Fiilin yapılması konusunda kesinlik yoktur. Kesinlik anlamı bir zarfla sağlanır. Yarın mutlaka köye gideceğim. (Zarf)
b) Çoğunlukla tahmin edilir. Seninle güzel günler göreceğiz.
c) –dir ek-fiili, bu kipin anlamına kesinlik katar. Toplantı saat 14.30’da başlayacaktır.
d) –acak, -ecek ekleri bazen yapım eki göreviyle kullanılır. Kırılacak eşyaları kutulara yerleştir. (Yapım eki)
e) Bazı kullanımlarda “hırs ve kararlılık” anlamları görülür. Herkes benim kim olduğumu görecek.
f) “Ol” fiiline getirildiğinde bazen olasılık anlamı kazanır. Yarın hava güzel olacak.(olabilir)

5. Geniş Zaman Kipi: Fiilin her zaman yapıldığını veya yapılabileceğini bildirir. Fiil tabanına –( )r eki getirilerek yapılır. Fiil tabanı+ [-( ) r ]+ şahıs eki (Sev-e-r-im)
DİKKAT : Geniş zamanın olumsuzu yapılırken –( ) r kullanılmaz. Yerine –me, -ma, -mez, -maz kullanılır. (Severim...Sevmem, Anlarız....anlamayız, Okur...okumaz,çalışırsınız....çalışmazsınız)
Özellikleri:
1) Ata sözlerinde kullanıldıklarında her zaman geçerli olan gerçekleri anlatır. Su uyur, düşman uyumaz.
2) Bazı kullanımlarında alışkanlıkları bildirir. Her yemekten sonra bir fincan kahve içerim.
3) Geniş zamanın olumluluk eki –r ile olumsuzluk eki –mez, bazen yapım eki olarak kullanılır. Koşar adım, görünmez kaza.
4) Birleşik isimler yapılır. Bilirkişi, yazarkasa, uyurgezer...
5) –r ve –mez eklerini alan kelimelerle ikileme yapılırsa, bu ikilemeler zarf-fiil olur. Sabah olur olmaz köye gideceğiz.
6) Bazen gelecekteki bir iş için kullanılır. Bu durumda olasılık bildirir. Bu sene sınıfı geçer.
7) Soru biçiminde kullanıldığında “rica, yadırgama” anlamları görülür. Bir dakika bakar mısınız? (Rica) / Ben seninle aynı yerde oturur muyum? (Yadırgama)

Örnek Soru: “Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur” Cümlesindeki fiillerin zamanı hangi seçenekte doğru verilmiştir? (1994-EML)

A) Şimdiki zaman-geniş zaman
B) Geniş zaman-geniş zaman
C) Gelecek zaman-gelecek zaman
D) Geçmiş zaman-geçmiş zaman

Çözüm: kavuş-maz / kavuş-ur (her zaman) (geniş zaman) (Geniş zamanın olumsuzu –mez, -maz, veya –me, -ma ile yapılır)

DİLEK KİPLERİ

1. Gereklilik Kipi : Eylemin mutlaka gerçekleşmesi gerektiğini bildirir. Fiil tabanına –meli, -malı ekleri getirilerek yapılır. (Sev-meli-y-iz)
Özellikleri:
a) Bazı cümlelerde olasılık anlamıyla kullanılır. Geç kaldığına göre uyanamamış olmalı
b) Gereklilik kipini alan bir fiilden sonra –dir ek-fiili getirilirse, kesinlik anlamı oluşur. Başarılı olmak isteyenler çok çalışmalıdır. Gereklilik kipinden sonra –dır ek-fiilinin kullanıldığı cümlelerde kesinlik zarfları kullanılırsa dil yanlışı olur. Başarılı olmak isteyenler mutlaka çok çalışmalıdır. (Yanlış)

2. Dilek-Şart Kipi: İşin, oluşun, hareketin gerçekleşmesi ,başka bir eylemin olması şartına bağlı olduğu durumlarda fiil tabanına –se, -sa ekleri getirilerek yapılır. Hem dilek hem de şart anlamı görülebilir. Çalışırsan kazanırsın.(Şart) / Şimdi Konya’da olabilsem. (Dilek)
Diğer Özellikleri: a) –sa, -se ekini alan fiiller tekrarlanırsa,bu durumda “sadece” veya “en fazla” anlamları ortaya çıkar. Bu soruyu çözse çözse Murat çözer. (Sadece) / Bu defter gitse gitse iki ay gider. (En fazla)
b) Olumlu ve olumsuz biçimlerinden sonra “de, da” bağlacı getirilirse şart anlamı ortadan kalkar, kararlılık ve eşitlik anlamları oluşur. Sen olsan da, olmasan da bu işi yapacağım. (Kararlılık) / Sevse de olur, sevmese de (Eşitlik)

3. İstek Kipi: Eylemin yapılması veya yapılmaması istendiği durumlarda kullanılır. Ğenellikle birinci tekil ve birinci çoğul şahıslarda kullanılır. Fiil tabanına –e, -a ekleri getirilerek yapılır. Sev-e-lim, çalış-a-yım...
Diğer Özellikleri: a) İyi dilek sözleri istek kipiyle oluşturulmuştur. (Rastgele, uğurlar ola, kolay gele...)
b) Bazen soru amacıyla kullanılır. (Beni görünce meraklı bakışlarla konuştu: “Hayrola!”
d) Bazı cümlelerde “öğüt, gereklilik ve emir” anlamları görülür. (Çiçekleri koruyalım, derste gürültü etmeyelim)

4. Emir Kipi : Eylemin yapılmasını veya yapılmamasını başkasından isteme durumunda kullanılır. DİKKAT : Emir kipinin eki yoktur. Buna göre kök halindeki bütün fiiller, emir kipindedir. Üçüncü tekil ve çoğul kişilere göre, emir kipinde çekimlenmiş fiillere –sin eki getirilir. (Gel-, dur-, otur-, /gelsin, dursun, otursun/gelsinler, dursunlar, otursunlar)
Özellikleri:
a) İnsan kendi kendine emir veremeyeceği için emir kipi 1.tekil ve 1.çoğul kişilerde kullanılmaz.
b) Emir kipi, cümlede bazen istek anlamı taşır. Allah’ım beni affet!
c) Verilen emirleri yumuşatmak amacıyla ikinci tekil kişiye, ikinci çoğul kişiymiş gibi emir verilebilir. Ahmet Bey, buraya geliniz.
d) Bazı ata sözü ve özdeyişlerde öğüt verme amacıyla kullanılır. Sakla samanı, gelir zamanı.
e) Olumlu ve olumsuz biçiminin tekrarlanması “süreklilik, korkutma, boyun eğme” anlamları taşır. Akşama kadar yaz yaz, bıktık doğrusu (süreklilik) / Gelmeyin gelmeyin, görürsünüz siz! (korkutma) / Biz emir kuluyuz! Otur otur, kalk kalk! (Boyun eğme)
f) Emir kipinin bazı kullanımları yalvarma ve dileme anlamları taşır. Allah’ım bizi koru. Allah korusun. Allah razı olsun.

ÖZEL NOT : Dilek kiplerini şöyle formüle edebiliriz: Melisa’ya emir yok. (meli) (sa) y (a) , emir eki yok.

Örnek Soru: Aşağıdaki fiillerin hangisi emir kipindedir? (1987-FL)
A) Yazasın B) Yazsın C) Yazmalı D) Yazsa

Çözüm: Yaz – a – sın (İstek kipi) / Yaz – malı (Gereklilik kipi) / Yaz – sa (Şart kipi)
Yaz x sın (Emir kipi) Cevap B




C) Şahıs Eki : Fiilin bildirdiği iş mutlaka canlı veya cansız bir varlık (özne) tarafından yapılır. İşte bu varlığa fiilin kişisi denir. Türkçe’de üç tanesi tekil, üç tanesi çoğul olmak üzere altı tane şahıs vardır.
Ben....(Kendisi söz söyleyen)
Sen....(Kendisine söz söylenilen)
O......(Kendisinden bahsedilen)
Dikkat: Fiilin bildirdiği şahısları aldıkları eklerden tanırız. Sevdi-m...(Ben), Sevmiş-sin ...(Sen)






Tekil
Çoğul


1 Ben
Biz


2 Sen
Siz


3 O Onlar


* Çalış – tı –m Ben
* Çalış – sın Sen
* Oku – muş --- (3. tekil şahıs eki yoktur)

• İste – di – m (Fiil tabanı-Kip eki-şahıs eki)

Örnek Soru : Aşağıdakilerden hangisi çekimli fiil değildir?
A) Anlarım B) Anlamak C) Anlamazsın D) Anlıyorum

Çözüm: Şimdi bu kelimelerde fiilin 3 temel öğesinin (taban, kip, şahıs) olup olmadığına bakalım:
Anlarım (Fiil tabanı, geniş z., 1.t.ş.)
Anlamazsın (Fiil tabanı, geniş zamanın olumsuzu, 2.tekil ş.)
Anlıyorum (Fiil tabanı, şimdiki z., 1.tekil ş.)
Anlamak (Mastar eki alan fiiller artık fiil değil fiilin ismidir ve isimlerde kip ve şahıs kavramı yoktur. ) Cevap B’dir.

Türkçe’de Şahıs Ekleri kimi kiplerde değişik şekillerdedir:

Şahıs 1.çeşit 2.çeşit 3.çeşit 4.çeşit
1.Tekil -m -im -yim
2.Tekil -n -sin -sin ----
3.Tekil --- ---- ---- sin

1.Çoğul -k -iz -lim
2.Çoğul -niz -siniz -siniz -in, -iniz
3.Çoğul -ler -ler -ler -sinler

1. Çeşit ekleri alan kipler: Görülen geçmiş zaman, dilek-şart
2. Çeşit ekleri alan kipler: Öğr.geç.zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman, gereklilik kipi
3. Çeşit ekleri alan kipler: İstek kipi
4. Çeşit ekleri alan kipler: Emir kipi

FİİLLERİN OLUMSUZLUK ŞEKLİ

Fiil tabanı +Olumsuzluk Eki (-me,-ma, -mez, -maz)+Kip +Şahıs Eki

Sev me di m
Gel me -- y in
DİKKAT : Geniş zamanın olumsuzu 1. şahıslarda –me, -ma diğerlerinde ise –mez, -maz ile yapılır. Ve “- ( ) r kip ekinin yerini alır. Sev (e) r im ----Sev (me) m / Bil (i) r sin....Bil (mez) sin

DİKKAT : Şimdiki zamanın olumsuzu yapılırken “ ( ) yor” eki -me, -ma olumsuzluk ekini daraltarak –mı, -mi, -mu, -mü haline sokar. İste mi yor um, Görüş mü yor uz

FİİLLERİN SORU ŞEKLİ

Fiillerde soru anlamı “-mı, -mi, -mu, -mü” soru ekiyle sağlanır. Soru eki daima kelimeden ayrı yazılır. Şahıs ekleriyle ise bitişik yazılır.
Soruları çözdünüz mü?
Beni seviyor musun?


ZAMANLARINA GÖRE FİİLLER

Fiiller, zamanlarına göre iki ana grupta incelenir:
A. Basit Zamanlı Fiiller
B. Bileşik Zamanlı Fiiller

BASİT ZAMANLI FİİLLER: Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirilmesiyle oluşur. Basit zamanlı fiillerde, kip ekinden sonra kişi ekleri getirilir. Türkçe’de basit zamanlı fiillerin tekil ve çoğul kişilere göre çekimlenişi tabloda gösterilmiştir.

BİLEŞİK (BİRLEŞİK) ZAMANLI FİİLLER: Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra idi (-dı,-di, -du, -dü, -tı, -ti, -tu, -tü), -imiş (-mış, -miş, -muş, -müş), ise (-sa, -se) ek-fiilleri getirilerek oluşur. Bazı kaynaklarda birleşik zamanlı fiiller, “iki kip eki almış” fiil olarak da tanımlanır.
Birleşik zamanlı fiiller üçe ayrılır:
1. Hikaye (öyküleme) birleşik zaman: Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra “idi” (-dı, -di, ...) getirilerek oluşturulur. Gel-i-r-di, gel-i-yor-du-m...
2. Rivayet birleşik zaman: Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra “imiş” (-mış, -muş...) getirilerek oluşturulur. Gel-i-r-miş, gel-miş-miş...
3. Şart (Koşul) Birleşik Zaman: Fiil kök veya gövdelerine herhangi bir kip eki getirildikten sonra “ise” (-se, -sa) getirilerek oluşturulur:Gel-i-r-se, gel-miş-se-m...
NOT: Çekimi tabloda gösterilmiştir.
Birleşik Zaman Formülü :
Fiil Tabanı + Kip Eki + Ek-fiil + Şahıs Eki
Haber Kipleri (-di, -miş, -yor, -ecek, -r Hikaye -idi(-dı,-di,-tu..)
Dilek Kipleri(-meli, -sa, -a) Rivayet –imiş (-mış, -muş...
Şart -ise (-se, -sa)

Sev miş ti m
Gel ecek miş ler
Çalış malı (y)mış sınız
Bil (i)yor sa lar




































FİİLLERDE ANLAM KAYMASI

Bazen fiilin kipi kendi zamanını değil de başka bir zamanı ifade eder. Buna fiillerde zaman (anlam) kayması denir.
Yarın sinemaya gidiyor muyuz? (Fiilin kipi şimdiki zaman ama “yarın gidecekler” gelecek zaman anlamı taşıyor.
Şimdi Konya’da olsak keşke. (Şart kipiyle çekimlenmiş ama istek bildiriyor.)

TABLO : B
F İ İ L T A B A N I KİP EKİ EK FİİL Ş A H I S E K İ
Haber Kipleri Hikaye -dı, -di,
-di idi -du, -dü, -tı
-miş -ti, -tu, -tü
-( ) yor Rivayet
( ) r imiş -mış, -miş
Dilek Kipleri -muş, -müş
-meli Şart
-sa ise -se, -sa
-a

Sev miş ti m (miş’li geçmiş zamanın hikayesi)
Bil (i)yor sa lar (şimdiki zamanın şartı)
Gel ecek miş ler (gelecek zamanın rivayeti)
Al sa y dı m (şartın hikayesi)

YAPILARINA GÖRE FİİLLER
Türkçe’de fiiller yapı bakımından üçe ayrılır:
1. Basit fiil
2. Türemiş fiil
3. Birleşik fiil
1.BASİT FİİLLER: Herhangi bir yapım eki almamış, başka bir kelimeyle de birleşmemiş kök durumundaki fiillerdir. Kök, fiilin bölünemeyen en küçük anlamlı parçasıdır.
Sev-, ağla-, kaç-, sor-
Çekimli bir fiilin kip, kişi ve olumsuzluk ekleri atıldıktan sonra geriye kalan iş, oluş, hareket bildiren kısmı yapım eki almamış, yani başka bir kelimeden türememiş veya başka bir kelimeyle de birleşmemiş fiil basit yapılıdır.

Okuyacakmışsın ....Oku-y-acak-mış-sın (Kök-yardımcı ses-gelecek zam.eki-rivayet eki-2.tekil şahıs eki.)
2.TÜREMİŞ YAPILI FİİLLER: Fiil ya da isim köklerine yapım eki getirilerek türetilen fiillerdir.
Göz-le- gör-üş yaş-a- giy-in
İsim fiil isim fiil
Fiil fiil fiil fiil
Dikkat ! Yansıma olan kelimelerle de fiil türetilebilir.( Çat-la-, fısıl-da-, hav-la-)
Örnek Soru: Hangi cümledeki yüklemin yapısı basittir? (19996 DPY)
A) Yeni aldığı elbiseyi bugün giydi.
B) Çocuk, yatağından hafifçe doğruldu.
C) Seyahatten dönen kardeşini yokladı.
D) Akşam olunca sokaklar tenhalaştı.
Cevap (A) : Giy-di (Basit)
Örnek Soru : Aşağıdaki altı çizili kelimelerden hangisi isimden türemiş bir fiildir?
A) Babam koca bir ayı avlamış.
B) Bebeğe yedirdin mi mamasını?
C) Bu kartları çok ucuza bastırdım.
D) Alıştım artık, bana yapılanlara.
Cevap (A) : Av (isim)
3. BİRLEŞİK YAPILI FİİLLER : İki ya da daha fazla kelimenin bir araya gelerek oluşturdukları fiillerdir. Üç yolla yapılır:
a) Yardımcı fiille kurulan birleşik fiiller:
İ S İ M Yardımcı Fiil
et-
ol-
eyle-
kıl-

Yardım et-
Başarılı ol-

Not: Ol- yardımcı fiili tek başına da fiil olarak kullanılabilir. Ben hep sizin yanınızda olacağım.

Örnek Soru: “Olmak” fiili aşağıdaki cümlelerin hangisinde yardımcı fiil olarak kullanılmıştır? (1996 – FL / AÖL)

A) Gideli iki yıl oluyor. (Zarf Tümleci)
B) Her şeyden önce insan olmalı. (Yüklem)
C) Evimizin bir de bahçesi olmalı. (Özne)
D) Bu yaz ekinler erken oldu. (Zarf Tümleci)

Cevap (B)
Çözüm: Ol- kelimesi tek başına yüklem olduğu zaman, yanındakini fiilleştirmek yerine onları özne, nesne veya tümleç olarak alır.
DİKKAT ! Yardımcı fiille oluşturulan birleşik fiillerde ses düşmesi veya ses türemesi oluşuyorsa fiil bitişik yazılmalıdır. Eğer ünlü düşmesi veya ünsüz türemesi olmuyorsa ayrı yazılır.
Sabır-et- sabret- (Ses düşmesi)
Af-et- af-f-et- (Ses türemesi)
Terk et-
Namaz kıl-
Hasta ol-

Örnek Soru: Hangi cümlede birleşik fiil yoktur? (1993 EML)
A) Bahçede çalışan komşumuza yardım edelim.
B) İnsanları fikirlerinden dolayı küçümsemeyin.
C) Sabahtan beri içimde bir eziklik hissediyorum.
Dayıma, sabah erkenden telefon ettim.

b) Anlamca Kaynaşmış Birleşik Fiiller ( Deyim Halindeki Birleşik Fiiller) :

Kelimelerin gerçek anlamlarından sıyrılmasıyla yani mecaz anlamda kullanılmasıyla oluşan birleşik fiillerdir. –mek. –mak mastar ekinin alabilen deyimler bu gruba girer. Veya ; isim soylu kelime ya da kelimelerle bir fiilin bir araya gelmesiyle oluşur.

Memleketim gözümde tütüyor ! Başka nereye başvurdunuz? Çok eziyet çekmiş.
(Göz gezdir-, kafa patlat-, kapı dinle-, kulak asma-, akıl ver-...)

c) Kurallı Birleşik Fiiller

En az iki kelimenin belli bir kurala göre birleşmesiyle oluşan birleşik fiillerdir. Dilimizde çok değişik kurallı birleşik fiil vardır. Bunların en yaygın olarak kullanılanları dört çeşittir.


1) Tezlik Fiili: Fiil kök ve gövdelerine –ı, -i, -u, -ü ekleri getirilir. Ortaya çıkan kelime “vermek” fiiliyle birleştirilir. Tezlik fiilleri daima bitişik yazılır. Geliver-, yapıver-, okuyuver-, seçiver...
Tezlik fiillerinde genellikle “çabukluk, beklenmezlik, kolaylık, önem vermeme” anlamları görülür.
Gazeteyi yere atıverdi. (Önem vermeme)
Fiil Tabanı -(i) ver (mek)
Bak (ı)ver-
Tezlik fiilinin olumsuzu iki şekilde yapılır: Geliver...gelmeyiver veya Geliverme

2) Yeterlilik Fiili : Fiil kök veya gövdelerine –a, -e ekleri getirilir. Ortaya çıkan kelime “bilmek” fiiliyle birleştirilir. Bu fiillerde bir işin yapılmasına gücün yetmesi, işi başarma anlamları vardır. Daima bitişik yazılır. Yapabil-, gezebil-, okuyabil-...
Yeterlilik fiillerinde genellikle olasılık anlamı görülür. Bu nedenle yeterlilik fiillerinin bulunduğu cümlelerde olasılık zarflarının kullanılması dil yanlışlığına yol açar.
Belki yarın köye dönerim. (Doğru)
Yarın köye gidebilirim. (Doğru)
Belki yarın köye gidebilirim. (Yanlış)

Yeterlilik fiilinin olumsuzu üç şekilde yapılır: Alabilirim... (Alamam) (Almayabilirim) (Alamayabilirim)
Yukarıdaki üç olumsuz yeterlilik fiilinin aralarında anlam farkı vardır. Birincide kesinlik, ikincide kişinin kendisine bağlı olumsuzluk, üçüncüde ise kişinin elinde olmayan nedenlerden doğan olumsuzluk söz konusudur.

3) Sürerlilik Fiili : İki şekilde yapılır.
• Fiil kök veya gövdelerine –a, -e ekleri getirilir. Ortaya çıkan kelime “durmak, kalmak, gelmek” fiilleriyle birleştirilir. Bu tür sürerlilik fiilleri daima bitişik yazılır. Uyuyakal-, gidedur-, süregel-...
• Fiil kök veya gövdelerine –ıp, -ip, -up, -üp ekleri getirilir. Bu kelimelerden sonra “durmak, kalmak, gelmek” fiilleri kullanılır. Bu tür sürerlilik fiilleri ayrı yazılır. Konuşup dur-, gidip dur-, donup kal-, sürüp gel-...

Bu fiillerde, işin belli bir süre devam ettiği anlamı vardır. Sürerlilik fiillerinin olumsuzu yoktur.

4) Yaklaşma Fiili: Fiil kök veya gövdelerine –a, -e ekleri getirilir. Ortaya çıkan kelime, “yazmak” fiiliyle birleştirilir. Yaklaşma fiilleri bitişik yazılır. Düşeyaz-, öleyaz-...
Bu fiillerde “olmadı ama az daha olacaktı, az kalsın oluyordu” anlamları vardır. Yaklaşma fiillerinin anlamı olumsuzdur. Bu nedenle yaklaşma fiilleri ayrıca olumsuz yapılamaz. Yani bu fiillerin görünümü olumlu, anlamı olumsuzdur.

NOT : Türkçe’de en çok kullanılan kurallı birleşik fiiller bunlardır. Bunlar iki fiilden oluşmuştur. Ayrıca bir fiilimsi, bir fiilden (ağlayacağı tut-, göresi gel-..) ; bir fiil , bir yardımcı fiilden oluşan (hazırlanmış ol-, gider ol-, söyleyecek ol-...) kurallı birleşik fiiller de vardır.

EK-FİİL (EK-EYLEM)

İsim soylu kelimelerin sonuna gelerek, onları yüklem yapan eklere ek-fiil denir. Ek –fiil ekleri şunlardır: -dır, -idi, -imiş, -ise
Ek-fiillerin iki temel görevi vardır:
a) Basit zamanlı fiilleri birleşik zamanlı yapar. (-dır eki dışındakiler)
Sev (i) yor du m.
b) İsim ve isim soylu kelimelere gelerek onları yüklem yaparlar. Hayat, yaşayınca güzeldir.

Ek-fiiller genel olarak dört bölümde incelenir:
1.Ek-fiilin geniş zamanı
2.Ek-fiilin görülen geçmiş zamanı
3.Ek-fiilin duyulan geçmiş zamanı
4.Ek-fiilin şartı

Ek-fiilin geniş zamanı
İSİM + EK FİİL ( -dır, -dir, -dur, -dür, -tır, -tür, -tur, -tür) + ŞAHIS EKİ
(-ım, -im, -um, -üm, -sın, -sin, -sun, -sün, -ız, -iz, -uz, -üz, -sınız, -siniz, -sunuz, -sünüz, -lar, -ler) ekleri de Ek-fiilin geniş zamanını karşılar. İyi-dir- , yorgundur, yorgunum, yorgunsunuz, yorgunlar.
Ek-fiilin geniş zamanı, aynı zamanda ek-fiilin şimdiki zamanını karşılar.
DİKKAT :1) “-dır” ek-fiili sadece 3.şahıslarda kullanılır. Birinci ve ikinci şahıs çekimlerinde –dir yerine şahıs ekleri kullanılır.
2) İyelik ekiyle ek fiilin ek hali birbirine karıştırılabilir. Ben iyi bir babayım. (Ek fiilin 1.tekil şahıs hali) / Benim canım babam. (İyelik eki)
3) Üçüncü şahsa gelen “dır” ek fiili istenirse kullanılmayabilir. Bu daha iyidir. / Bu daha iyi.
Ek-fiilin görülen geçmiş zamanı
İSİM + EK FİİL (-idi, -dı, -di, -du, -dü-tı, -ti, -tu, -tü ) + ŞAHIS EKİ

Öğrenci-y- di- m , çalışkandı, güzeldi.

Ek-fiilin duyulan geçmiş zamanı
İSİM + EK FİİL (-imiş, -mış, -miş, -muş, -müş) + ŞAHIS EKİ

Güzelmişim, güzelmişsin, güzelmiş, güzelmişiz, güzelmişsiniz, güzelmişler

Ek-fiilin şartı
İSİM + EK FİİL ( ise, -se, -sa) + ŞAHIS EKİ

Hastaysanız...

DİKKAT: Ek-fiilin şartı olan ise isim ve isim soylu kelimelere geldiğinde onları yüklem yapmaz; sadece cümleye şart anlamı kazandırır. Hastaysanız biraz istirahat ediniz.

DİKKAT : Ek fiiller sadece isimleri değil; isim soylu olan zamirleri de yüklem yapabilirler.
Benim en iyi arkadaşım sen-di-n. / Kim-miş beni soran / En iyi adam Odur.
NOT : Ek-fiiller, fiilimsilerin sonuna gelerek onları yüklem yapabilir. En güzel şey, sağlıklı yaşamaktır.

FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER)

Fiil anlamı taşıyan; ancak fiillerin özelliklerini tam olarak yansıtmayan ve cümlede isim soylu kelimeler gibi görev üstlenen kelimelere fiilimsi (eylemsi) denir. Bilindiği gibi Türkçe’de –(i)msi eki benzeyen anlamına gelir. Buna göre fiilimsi de “fiile benzeyen” demektir. Fiillerin üç temel özelliği vardır: Fiiller, iş hareket, oluş bildirir, mastar eklerini (-mek, -mak) alır, kip eklerini alır. Fiilimsiler ise mastar eklerini ve kip eklerini alamaz. Sadece iş, hareket, oluş bildirmesi bakımından fiile benzer.

Fiil Fiilimsi
Gel- Gelmek
Koş- Koşan adam
Gül- gülerek

Fiilimsiler üçe ayrılır:
1. İsim-fiiller
2. Sıfat-fiiller (Ortaç)
3. Zarf-fiiller (Bağ-fiil, ulaç)

İsim-fiiller

Fiilin adı demektir. Fiil kök veya gövdelerine –mak, -mek, -ma, -me, -ış, -iş, -uş, -üş ekleri getirilerek oluşur. Yazmak, konuşmak, yemek, yazma, alış... Konuşmak bir sanattır.

Olumsuzluk eki –ma, -me ile isim-fiil eki olan –ma, -me karıştırılmamalıdır. Bu hafta işe gitme. (Olumsuz fiil) / Tatile gitme hazırlıkları başladı. (İsim-fiil)

-mak, -mek, -ma, -me eklerini alan bazı kelimeler bir nesnenin adı olarak kullanılabilir. Ekmek, çakmak, yemek, tokmak, kıyma, sarma, kazma...
Bu yıl tarlaya buğday ekmek istiyorum. (isim-fiil)
Bakkaldan üç ekmek aldı. (İsim)

-iş ekini alan bazı kelimeler isim-fiil, isim ve fiil görevinde kullanılabilir.
Yurda giriş işlemleri başladı. (İsim-fiil)
Binanın girişi çok berbattı. (İsim)
Hiç çekinmeden rakiplerine girişti. (Fiil)

Sıfat-Fiiler (Ortaç)

Fiilin sıfat dönüştürülmüş şeklidir. Fiil kök veya gövdelerine –an, -en, -ası, -esi, -maz, -mez, -ar, -er, -ır, -ir, -ur, -ür, -dık, -dik, -duk, -dük, -tık, -tik, -tuk, -tük, -acak, -ecek, -mış, -miş, -muş, -müş ekleri getirilerek yapılır. Sıfatların her zaman bir ismi nitelediği gibi sıfat-fiiller de genellikle bir ismi niteler. Tanıdık kişi, okumuş adam, çıkmaz sokak....

Sıfat-fiil ekini alan fiiller, bazen isim göreviyle kullanılır. Bayrama katılan öğrencilere izin verildi. (Sıfat-fiil) / Bayrama katılanlara izin verildi. (İsim) (Sıfat-fiiller çekim eki alarak isimleşir.)

Sıfat-fiil ekleriyle kip ekleri karıştırılmamalıdır. Görünmez kaza (Sıfat-fiil) / Buradan bizim ev görünmez. (Fiil)

Sıfat-fiil eklerinin olumsuzları da yaygın olarak kullanılır. Görmemiş adam, olmayacak iş

-dık, -acak sıfat –fiil ekleri, ünlü ile başlayan ekleri aldığında yumuşama olayı meydana gelir. Babamın tanıdığı kişiler geldi.

Zarf-fiiller (Bağ-fiil, ulaç)

Fiillerin durumunu, zamanını, şeklini bildiren fiilimsilerdir. Fiil kök veya gövdelerine “-ıp, -ip, -up, -üp, -arak, -erek, -ken, -a, -e, -maden, -madan, -alı, -eli, -ınca, -ince, -maksızın, -meksizin, -casına, -alı, -eli, -ınca, -ince, -unca, -ünce, -dıkça, -dikçe, -dukça, -dükçe, -dığında, -düğünde, -mez” ekleri getirilerek yapılır. Zarf-fiiller çoğunlukla bağlama göreviyle kullanıldığı için bir adı da bağ-fiildir.
Koşa koşa geldi.
Çocuk ağladıkça açıldı.
Öğretmen dersi anlatıp çıktı.
Zarf-fiiller çekim eki almaz (Diğer fiilimsilerden farklı)

NOT : Fiil ve fiilimsilerde olumsuzluk –me, -ma ekleriyle sağlanır. Geniş zamanın olumsuzu –maz, -mez ekleriyle yapılır. Gel-me, gel-mez

ÖRNEK SORU:
Fiil kök ya da gövdelerinden türeyen, tamlayıcı cümlecik kuran, çekimi olmayan kelime çeşitlerinin ortak adı nedir? (1985 FL)
a) İsim-fiil b) Sıfat-fiil c) Bağ-fiil d) Fiilimsi

ÖRNEK SORU: “Okul eğitimi dışında kalan gençlerin de eğitilmeleri gerekir.” Cümlesinde “kalan” kelimesinin çeşidi nedir? (1986-FL)

a) İsim-fiil b) Bağ-fiil c) Sıfat-fiil d) Yardımcı fiil

ÖRNEK SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat-fiil yoktur? (1996 FL/AÖL)

a) Günlerce düşünüp çalışarak bir program yaptık.
b) Yapılacak işleri öncelik sırasına göre dizdik.
c) Bulunduğumuz çevreyi ayrıntılarıyla tanıdık.
d) Bu arada bizi üzen olaylar oldu.


ÖRNEK SORU: Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiilimsi vardır? (1996 FL/AÖL=

A) Yolda pek çok tanıdık kimseyle karşılaştık.
B) Biraz konuştuk, sonra ayrıldık.
C) Onu uzaktan gördük, ama yetişemedik.
D) Okuldan çıktık, hemen eve geldik.

FİİLLERİN ÇATISI
Fiillerin öznelerine ve nesnelerine göre aldıkları konuma ve girdikleri biçime çatı denir. “Çatı” fiilin en önemli konusudur. Fiiller çatılarına göre iki grupta incelenir. Bu iki grupta toplam sekiz çeşit fiil vardır:
1. Özne-Yüklem İlişkisine Göre Fiiller
a) Etken fiiller (Belli eki yok)
b) Edilgen fiiller (-l, -n)
c) Dönüşlü fiiller (-l, -n)
d) İşteş fiiller (-ş)

2. Nesne-Yüklem İlişkisine Göre Fiiller
a) Geçişli fiiller (Belli eki yok)
b) Geçişsiz fiiller (Belli eki yok)
c) Oldurgan fiiller (-r, -t, -dır)
d) Ettirgen fiiller (-r, -t, -dır)

Öznesine Göre Fiiller
1. Etken Fiiller : Cümlenin gerçek öznesi varsa, işin kim tarafından yapıldığı belli oluyorsa böyle fiillere etken fiiller denir. Sezai, dün geç geldi. / Bugün geleceğim. (Ben- Gizli Özne)
Ger.Özne Etken Etken
Yalın haldeki tüm fiiller etkendir. Çünkü yalın fiillerin öznesi ikinci tekil kişidir. Git, yaz, oku, ver...)

2. Edilgen Fiiller : Cümle okunduğunda veya dinlendiğinde, işin kimin tarafından yapıldığı belli olmuyorsa, yani cümlede sözde özne varsa böyle fiillere edilgen fiiller denir. Edilgen fiiller, etken fiillerin sonuna –l, -n ekleri getirilerek yapılır. Kır-ı-l-, sev-i-n-....
Ali pencereyi kırdı. Pencere kırıldı.
G.Özne Etken Sözde Özne Edilgen

Edilgen fiillerle dönüşlü fiillerin ekleri aynı olduğu için karıştırılabilir. Karıştırmamak için şuna dikkat etmek gerekir: Dönüşlü fiillerde işi yapan bellidir. Yani gerçek özne vardır. Edilgen fiillerde ise işin kim tarafından yapıldığı bilinmez. Yani sözde özne vardır.
Dün, çarşıdan öte beri alındı. Ahmet, sana çok alındı.
Edilgen Dönüşlü

Şu cümleler de edilgendir: Fatih, 29 Mayıs’ta milletçe anıldı. / Ali, Hasan tarafından dövüldü.

3. Dönüşlü Fiiller : Özne tarafından yapılan işin etkisi, başka bir varlığı etkilemeyip yeniden özne üzerine dönüyorsa, böyle fiillere dönüşlü fiiller denir. Genellikle –n, bazen de –l ekleri dönüşlü fiil yapar. Abim, bu olaya çok sevindi. Çocuk, üzerime atıldı.
-l, -n eklerini alan fiillerin dışında –leş, -len, -ş eklerini alan bazı fiiller de dönüşlülük anlamı görülür. Türküyü dinleyince iyice dertlendim. Şu günlerde Zehra iyice gelişti.

Dönüşlü fiillerde, işi yapan bellidir. Bu nedenle bütün dönüşlü fiiller aynı zamanda etkendir.

4.İşteş Fiiller : Birden çok öznenin karşılıklı veya birlikte gerçekleştirdikleri fiillere denir. İşteşlik eki –ş’dir. Bağr-ı-ş-, gör-ü-ş-....

Bazı fiiller kök halinde işteşlik anlamı taşır. Barış-, güreş-, yarış-...
Bazı fiillerde –laş, -leş ekleri getirilerek işteşlik sağlanır. Mektup-laş-, bayram-laş-..
Bazı fiillerde, önce –la, sonra –ş eki getirilerek işteşlik sağlanır. Karşı-la-ş-, selam-la-ş-...
Bazı fiiller cümlede kullanılışına göre, bazen işteş olur. Bazen olmaz. Müdürümüz bu toplantıda güzel konuştu. (İşteş değil) / Selma ile Nalan, kütüphanede oturup konuştu. (işteş)

Nesnesine Göre Fiiller
1. Geçişli Fiiller : Nesne alabilen, etkisini bir nesne üzerinde gösteren fiillere denir. “Kimi, neyi, ne” sorularına cevap verirler. Gör-, seç-, bil-, al-...

Geçişli fiiller cümlede kullanıldığında, genellikle o cümlelerde belirtili veya belirtisiz nesne vardır. Fatih’ten kitap aldım. (Belirtisiz Nesne – Geçişli Fiil)

Geçişli fiillerin yüklem olduğu bazı cümlelerde nesne bulunmayabilir. Öğretmen konuyu öğrencilere açıkladı. (Nesne var) Öğretmen öğrencilere açıkladı. (Nesne yok)
Geçişli fiil Geçişli fiil
2. Geçişsiz Fiiller : Nesne alamayan yani etkisini bir nesne üzerinde gösteremeyen ve "kimi, neyi, ne” sorularına cevap veremeyen fiillere denir. Otur-, uyu-...
Bazı cümlelerde, yükleme sorulan “ne” sorusu özneyi bulmaya yarar. Bu nedenle geçişsiz olan fiil, geçişli sanılabilir. Kitap düştü. (Ne düştü?) (Kitap: Özne)

Oluş fiilleri, durum fiilleri, edilgen fiiller ve dönüşlü fiiller nesne almaz. O halde bu tür fiiller geçişsizdir. Yağmur yağdı. (Oluş fiili =geçişsiz), Kapı kırıldı (Edilgen = geçişsiz)...

İşteş fiiller, bazen geçişli, bazen geçişsizdir. Özlemle kucaklaştılar. (Geçişsiz), Öğretmenler bu durumu tartıştılar. (Geçişli)

Fiiller, kullanıldıkları cümledeki anlamlarına göre bazen geçişli, bazen geçişsiz olabilir.
Vapurun düdüğü acı acı çaldı. (Geçişsiz). Şu çocuk, arkadaşının kalemini çaldı. (Geçişli).

3.Oldurgan Fiiller : Geçişsiz fiillere –r, -t, -dır ekleri getirilirse, bu fiiller geçişli olur. Bu şekilde geçişsizken, geçişli yapılan fiillere oldurgan fiiller denir.

Geçişsiz Geçişli (Oldurgan)
Gül- gül-dür-
Otur- otur-t-
Gel- getir-
4.Ettirgen Fiiller: Geçişli fiillere –r, -t, -dır ekleri getirilerek geçişlilik derecesi artırılır. Böylece geçişliyken yine geçişli yapılan fiillere, ettirgen fiiller denir. Ettirgen fiillerde genellikle işi başkasına yaptırma anlamı vardır.

Geçişli Geçişli (Ettirgen)
Sula- Sula-t-
İç- İç-i-r-

Türkçe’de fiillerin geçişlilik derecesi en fazla dörttür. Sula-t-tır-t-
1 2 3 4
NOT : Çatı ekleri yapım ekleridir. Bu nedenle çatı eklerini alan fiiller, türemiştir.

posted by Türkiye Hsayına Kavuştu at 08:39 | Permalink | 0 commenti

Dil Bilgisi


Ore : 08:35

CÜMLE

Acılarımızı, sevinçlerimizi, çeşitli duygu ve düşüncelerimizi cümlelerle anlatırız. Birtakım sözcükleri söylemek veya yazmak, dilek ve isteklerimizi anlatmaya yetmez. Bunları anlatabilmek için çeşitli biçimlerde ve uzunluklarda cümleler kurmamız gerekir.
Cümle sözcüklerden meydana gelir. Sözcükler cümle içinde anlam kazanır. Edirne demek, bayrak demek, anlamak demek yetmez. Bu sözcüklere anlam kazandırabilmek için, onları cümle haline getirmek gerekir. Öyleyse, bir amacı tam olarak anlatabilmek için bu söz-cükler birtakım kurallara göre sıralanmalıdır.

“ Çokları onu çok seviyor. “ söz dizisi bir duyguyu;
“ Anlattıklarını çok tatlı anlatıyor. “ söz dizisi bir düşünceyi;
“ Ellerini üstüne sürme. “ söz dizisi bir isteği;
“ Arkadaşlarım Ankara’ya gidecekler.” Söz dizisi de bir haberi tam olarak bildiriyor. Bu söz dizileri birer cümledir.
Bu örneklerde görüldüğü gibi................................................................................................................................................................
...........................................................................................................................................cümle denir.

CÜMLEDE SÖZCÜK SAYISI

Aşağıdakilerden hangileri cümledir? Cümle özelliği taşıyan söz dizilerinin kaçar sözcükten oluştuklarını karşılarına yazınız.

Konuşuyor.................................................................................................................................................................

Konuşmak.................................................................................................................................................................

Çalışkansın...............................................................................................................................................................

Mehmet konuşuyor...................................................................................................................................................

Kapı, duvar, masa.....................................................................................................................................................

Kuş uçuyor.................................................................................................................................................................

Kuş çoktan beri uçuyor...............................................................................................................................................

Kuş çoktan beri yükseklerde uçuyor...........................................................................................................................

İyileşen kuş, çoktan beri yükseklerde uçuyor..............................................................................................................

İki günde iyileşen bu küçük, sarı kuş, çoktan beri yükseklerde bir o yana, bir bu yana durmadan sevinçle uçuyor.
...................................................................................................................................................................................

O halde en kısa cümle............................................oluşur. Cümlede.....................sözcük sayısının üst sınırı....................

( . ) NOKTA İŞARETİNİN KULLANILDIĞI YERLER

Çoban, keçilerini otlağa götürmüş. Çalışıyorum.
..............................................................................................................................................................................................
Prof. Dr. İlhan YENER, P.T.T.,T.C.D.D., S.S.K.
..............................................................................................................................................................................................
30.09.1997 , 23. 04.1920
.............................................................................................................................................................................................
Saat 18.30
.............................................................................................................................................................................................
22.836.564,58
.............................................................................................................................................................................................
1. (birinci), 2. ( ikinci), 5. (beşinci), 8. ( sekizinci)
............................................................................................................................................................................................
..............................................................................................................................................................................................








CÜMLENİN ÖĞELERİ

Bir duyguyu, bir düşünceyi, bir isteği ya da haberi; kısaca, bir amacı tam olarak anlatan söz dizilerine cümle denir.

Bir cümlede iki temel öğe vardır. Bunlar, yüklem ve öznedir.
CÜMLENİN TEMEL ÖĞELERİ

YÜKLEM
Yapılan bir işi, hareketi; meydana gelen bir oluşu bildiren sözcükler, cümlede yüklem olur.
- Çoban, keçilerini dağa götürmüş.
- Yaban keçileri dağı bulunca dağılıp kaçıvermiş.
- Sen, her zaman arkadaşını görünce gülersin.
Bu söz dizileri birer cümledir. Hangi sözcükler çıkarıldığı zaman bu cümleler, cümle olma özelliğini kaybeder?
1. cümle................................................. 2. Cümle ........................................ 3. Cümle ........................................
Birinci cümlede, keçilerin dağa çıkarılma işini anlatan sözcük,........................ sözcüğüdür. İkinci cümlede, kaçma hareketini bildiren sözcük, ...................................... sözcüğüdür. Üçüncü cümlede, gülme durumunu anlatan sözcük ise ..................................... sözcüğüdür.
Öyleyse, iş, hareket, oluş bildiren ve birer çekimli fiil olan bu gibi sözcüklerin her biri yüklemdir.
Ayrıca, ek-fiil almış ad soylu sözcüklerle, söz grupları da cümlede yüklem olabilir.
Ahmet, öğrenciymiş. Bu, kardeşimin topuydu.
Yüklem Yüklem

ÖZNE

Bir iş, bir hareket, bir oluş, bir varlık olmadan meydana gelebilir mi?...................................................................
...............................................................................................................................................................................
ÖRNEKLERİ İNCELEYİNİZ.
Çoban, keçileri dağa götürmüş.( Bu cümlede, “götürme “ işini yapan kimdir? ............................................ ..)
Yaban keçileri dağı bulunca, dağılıp kaçıvermiş. ( Kaçma hareketini gerçekleştiren .......................................)
Sen, her zaman arkadaşını görünce gülersin.( Gülme durumu kimin tarafından yapılıyor? ...............................)
Ertesi gün bir fırtına çıkmış. (Çıkma eylemini gerçekleştiren .........................................................................)
Bu örneklerde olduğu gibi, cümlede yüklemin gösterdiği işi yapan varlığa özne denir.
Cümlede özneyi bulabilmek için yükleme “kim, kimler? Ne, neler?” soruları sorulur. Alınan cevap öznedir.
Aşağıdaki cümlelerin öznelerini bu yolla bulunuz.
Ben ödevlerimi yaptım. Çocuklar, yemeklerini buraya saklarlarmış. Kapı açıldı. Kuşlar uçuyor.
Kim yaptı?................ Kimler saklarlarmış?.............................. Ne açıldı............ Neler uçuyor?.............
Özne, bir tek sözcükten oluşabileceği gibi birçok sözcükten de oluşabilir.
ÖRNEK : Bizim okulun kapısı açıktı. İçeriye giren uzun boylu, sert bakışlı adam bağırdı.
Ne açıktı?............................................ Kim bağırdı?.........................................................................
Aşağıdaki cümlelerin yüklem ve öznelerini bulunuz. Bu cümlelerde özne söylenmiş mi?
Bu kitapları okudum. Kitabımı getirmedin. Okula gelmedi. Gezmeye gittik. Çok konuşuyorsunuz.

Yemeklerini, kitaplarını buraya saklarlarmış.

Not: Bazı cümlelerde özne söylenmez, buna “gizli özne” denir.

Özne ile yüklem cümlenin temel öğeleridir. Bunlar olmadan cümle kurulamaz.
Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun sözcükler yazınız. Yazdığınız sözcükler cümlenin hangi öğesi-dir?
Ağaç yaş iken..................... ..................... , .................. okula gitti. ..................,Ağaçlar çiçek .......... .................

.....................,1881 yılında Selanik’te doğdu. .....................,10 Kasım 1938 tarihinde ................. ..........................
CÜMLENİN YARDIMCI ÖĞELERİ
T Ü M L E Ç L E R
Tümleç sözcüğünün sözlük anlamı “tümleyen,tamamlayan” demektir. Cümlede ise yüklemin anlamını türlü yönlerden belirleyen, anlamını daha belirginleştiren öğelere denir. Tümleç çeşitleri: Nesne, dolaylı tümleç, zarf (belirteç) tümleci.
NESNE (DÜZ TÜMLEÇ)
Aşağıdaki cümlelerin özne ve yüklemlerini bulunuz.
Babası Mehmet’i götürdü. Arkadaşımdan kitap aldım. Uzakta, ta ötelerde ağaç kümeleri gördüler.

Bu cümlelerde öznenin yaptığı işten başka varlıklar etkileniyor mu? Cümlelerin üzerinde gösteriniz.
O halde nesne.................................................................etkilenendir.
Nesneler, yapılarına göre iki türlüdür: Belirtisiz nesne, belirtili nesne.
BELİRTİSİZ NESNE
Yalın durumdaki nesnedir. Belirtisiz nesne hiç bir zaman durum takısı almaz ve anlam bakımından belirsiz bir varlığı ya da niteliği gösterir. Belirtisiz nesneyi bulabilmek için yükleme “ne ?”, “neler ?” soruları sorulur.
Aşağıdaki cümlelerde yüklem, özne ve belirtisiz nesneyi bulunuz.
Bana mektup göndermiş. Kitaplar, defterler, kalemler getirdi. Derme çatma evler yaptılar.
BELİRTİLİ NESNE
“-i” durum takısı almış olan nesnedir. Belirtili nesne, anlam bakımından, belirli bir varlığı ya da niteliği gösterir.
Belirtili nesneyi bulmak için, yükleme kimi?,kimleri? Ya da neyi?, neleri? Soruları sorulur.
Bugün arkadaşımı gördüm. Kardeşlerimi severim. Defterimi unuttum. Kitaplarını bana ver.

DOLAYLI TÜMLEÇ
Ahmet bugün okula geldi. O, kitaplarını bana verdi. Mehmet pencereye bakıyordu. Arkadaşım eve gitti.

Bu cümlelerde “gelme, verme, bakma, gitme” eylemlerinin yöneldiği tarafları belirleyen sözcükler hangileridir?
Bahçede koşuyordu. Ödevlerini evde yapar. Üç yılda mezun oldu. Sınıfta oturuyordu.

Bu cümlelerde eylemin yapılma yerini, yapılma sınırını hangi sözcükler bildiriyor?
Evden o halde çıktım. Fırtınadan ürperir. Babam işten geldi.

Eylemin çıkış noktasını, başlangıcını bildiren sözcükler hangileridir?
Adların -e, -de, -den durum takılarını alarak yüklemin anlamını yönelme (yön), kalma (yer), çıkma(başlangıç) ilgi-leriyle tamamlayan cümle öğelerine dolaylı tümleç denir.
Cümle içinde dolaylı tümleci ararken yükleme “Nereye?, Nerede?, Nereden?,Kime?,Kimde?, Kimden?” soru-ları sorulur.
ZARF TÜMLECİ (BELİRTEÇ TÜMLECİ)
Aşağıdaki cümleleri, karşılarındaki sorulara cevap olabilecek sözcük veya sözcük gruplarıyla tamamlayınız.
Ben .................... ders çalıştım. (Ne zaman?) Arabayı .................... kullanıyorsun. (Nasıl?)
Bugün ............ gezdim. (Ne kadar?) Adam .......................... yürüdü. (Nasıl?)
Vermiş olduğunuz cevaplar yüklemin anlamını hangi yönlerden tamamlamaktadır?................................................
............................................................................................................................................................................
O halde yüklemin anlamını........................................................................................... tamamlayan cümle öğesine zarf tümleci denir.
EDAT (İLGEÇ)TÜMLECİ

Yükleme sorulan “Niçin?, Ne gibi?, Ne ile?........vb” sorularına cevap veren tümleçtir.
Anlamadığı için tekrar sordu. Niçin sordu? Adam arabayla geldi. Ne ile geldi?

Yüzü ölü gibi olmuştu. Ne gibi olmuştu? Eve doğru gidiyordu. Nereye doğru gidiyordu?




SÖZCÜK (KELİME), HECE, HARF, ALFABE
SÖZCÜK
Aşağıdaki sözcüklerin anlamlarını karşılarına yazınız ve bu sözcükleri birer cümlede kullanınız.
Okul : ...........................................................................................................................................................
Öğretmen : ............................................................................................................................................................
Öğrenci : ............................................................................................................................................................
Fakat : ............................................................................................................................................................
Ve : ............................................................................................................................................................
Nasıl bir sonuca ulaştınız?....................................................................................................................................
...............................................................................................................................................................................
Demek ki sözcükler, ...............................................................................................................................................
................................................................................................................................................................................

HECE

“Okullar, şimdi, ardındakiler” sözcüklerini yavaş yavaş söyleyiniz. Bu sözcükleri bir defada söylenebiliyor mu-yuz? Her sözcükte ağzımız kaç kez hareket ediyor?
o-kul-lar, şim-di, ar-dın-da-ki-ler
O halde .....................................................................................................................................................................
........................... hece denir.
Aşağıdaki her sözcüğü hecelere ayırınız. Bu hecelerin nasıl oluştuklarını inceleyiniz.
Oku, aslan, üsttekiler yurttaş,bilimsel
Bir sesten oluşanlar :
Sessiz + sesli biçiminde iki sesten oluşanlar :
Sesli + sessiz biçiminde iki sesten oluşanlar :
Sessiz + sesli + sessiz biçiminde üç sesten oluşanlar :
Sesli + iki sessiz biçiminde üç sesten oluşanlar :
Sessiz + sesli + iki sessiz biçiminde dört sesten oluşanlar :
En kısa ve en uzun hece kaç sesten meydana geliyor? ..........................................................................................
...................................................................................................................................................................................
Ünlü (sesli) harf olmadan hece kurulabilir mi?............................. O halde hecelerin temeli ............................ ünlü harfler olmadan hece kurulamaz.

SES
Ciğerlerden gelen hava, ses yolunda birtakım engellere (ses kirişi, dil, diş, damak..vb) çarparak çıkar Bu hava, çarptığı engellerde bir titreşim meydana getirir. İşte bu titreşim sonucu ses oluşur.

HARF
Sesler kalıcı değildir. Bunlar söylendikten bir süre sonra unutulup gider. Bunun bilincine varan insanoğlu, söy-lediklerinin kalıcı olması için her sese bir işaret bulmuştur. İşte seslerin bu işaretlerine harf denir.
Türkçe sözcükleri, heceleri söyleyebilmek için yirmi dokuz ses yeterli görülmüş ve bu yirmi dokuz sese karşılık yirmi dokuz tane de harf belirlenmiştir.
...............................................................................................................................................................................
Bu harflerin hepsine birden alfabe adı verilir. Türkler, bugüne kadar, sırasıyla GÖKTÜRK, UYGUR, ARAP alfabelerini kullanmışlardır. Atatürk, Arap harfleriyle okuyup yazmanın zorluğunu gördüğü için, Batılıların da kul-landığı Lâtin harflerinden meydana gelen bugün kullandığımız alfabenin kabul edilmesini sağlamıştır. Biz, 1928 yılından beri, bu alfabeyi kullanıyoruz.





SÖZCÜKLERİN ANLAM ÖZELLİKLERİ

Sözcük nedir? : ..............................................................................................................................................
.......................................................................................................................................................................
Aşağıdaki sözcükleri duyduğunuzda aklınıza gelen ilk anlamı karşılarına yazınız.
Göz: ......................................................................... Burun: ......................................................................
Baş: .......................................................................... El : ......................................................................
Her sözcük, başlangıçta bir şeyi, bir anlamı belirtmek için meydana getirilmiştir. Her sözcüğün başlangıçta-ki bu anlamına “temel anlamı” veya “ilk anlamı” denir.
Bu sözcüklerin bu anlamlarının dışında başka anlamları da var mı? Bulabildiğiniz anlamları sözcüklerin karşılarına yazınız ve o anlamlarıyla birer cümlede kullanınız.
Göz :..........................................................................................................................................................
......................................................................................................................................................................
Burun : ..........................................................................................................................................................
.......................................................................................................................................................................
El : ...........................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
Baş : ...........................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
Sözcüğün anlamını çoğaltmak, ona yeni anlamları belirtme görevi yüklemek demektir. Böyle birden çok anlamı belirten sözcüklere çokanlamlı sözcükler denir.
SESTEŞ (EŞŞESLİ) SÖZCÜKLER

Aşağıdaki cümlelerde koyu harflerle yazılmış olan sözcüklerin anlamlarını karşılarına yazınız. Bu sözcükleri kökle-ri, anlamları, yazılış ve okunuşları yönünden inceleyiniz.
Bayrağımızın iki renginden biri aldır. .............................................................................................................
Bir kitap aldır. ............................................................................................................

Bir yerin kesildiği zaman kanar. ............................................................................................................
O duyduğu her şeye kanar. ............................................................................................................

Gül, gülünce yüzünde güller açar. ............................................................................................................

Demli bir çay içelim. ............................................................................................................
Çayı görmeden paçaları sıvama. ............................................................................................................

Ata sporunda ata binmek önemlidir. ............................................................................................................
O halde ................. ve ...................... aynı, ................ ve ........................... farklı olan sözcüklere.......
..................... sözcükler denir.
EŞANLAMLI (ANLAMDAŞ) SÖZCÜKLER

“Söylev, atılış, bahtiyar, mesut, gücenmek, siyah, küsmek, kırılmak, fena, heyecan” Bu sözcüklerden aşağıdaki sözcüklerle aynı anlamda olan sözcükleri bulup aşağıdaki sözcüklerin karşılarına yazınız.
Kötü:................................ kara :..................... mutlu :.............................................. coşku :....................
nutuk:...............................hamle:......................darılmak:..........................................................................
Bu sözcüklerin yazılış ve okunuşları aynı mı?......................................................................................
Tanım: ....................... ve ....................... ayrı ................................... aynı olan sözcüklere .......................... sözcükler denir.





ZIT (KARŞIT) ANLAMLI SÖZCÜKLER

“Gülmek, üzülmek, üzüntü, ileri, aşağı, beyaz, az, güzel, dolu, iyi, çalışkan, akıllı” Bu sözcüklerden anlam yö-nünden aşağıdaki sözcüklerin tersi olan sözcükleri bulup aşağıdaki sözcüklerin karşısına yazınız.
Geri: ........................ Deli: ...................... Tembel: ......................... Sevinç: ..................... Yukarı: ..............
Sevinmek: .............................. Ağlamak: .......................... Siyah: ........................ Boş: .......... Çok: ............
Çirkin : ............................... Kötü : ..........................
O halde ................................ birbirinin tam tersi olan sözcüklere .................................. sözcükler denir.
SÖZCÜĞÜN SÖZLÜK VE MECAZ ANLAMI
Her sözcüğün sözlükte belirli bir anlamı vardır. Anlatımda sözcükleri sözlükteki anlamlarıyla kullanırız
“Gül hepimizin sevdiği bir çiçektir.” Bu cümlede “gül” bir bitkidir. Sözlük anlamıyla kullanılmıştır.
“Adam aç ve yorgundu.” Bu cümlede aç sözcüğü hangi anlamda kullanılmıştır? Bu anlam sözcüğün asıl (ilk) anlamı mıdır? ......................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................
Sözcüklerin sözlükte belirtilen anlamlarıyla kullanılmasına sözcüğün sözlük anlamı denir.
Aşağıdaki cümlelerde koyu harflerle yazılan sözcüklerin hangi anlamda kullanıldıklarını yazınız.
Gülü seven dikenine katlanır. .....................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Ne aç adam. .................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Üzüm üzüme baka baka kararır...................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Ayağını çıkar. ..............................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Sözcüklerin sözlükte belirtilen asıl anlamından başka anlamda kullanılmasına mecaz anlam denir.
SÖZCÜKLERİN TERİM ANLAMI
Bazı sözcükler bir bilim, meslek ve sanat dalıyla ya da bir konu ile ilgili özel bir kavramı belirtir.
Aşağıdaki sözcüklerin hangi bilim, sanat veya meslek dalıyla ilgili olduğunu karşılarına yazınız.
Roman, öykü, şiir, masal, destan, makale, tiyatro : .................................................................
Uyak, dize, kıta, beyit : .................................................................
Dram, trajedi, komedi, sahne, perde, dekor : .................................................................
Basınç, hız, elektrik, ışık : .................................................................
Artı, eksi, toplama, çıkarma, çarpma : .................................................................
Dağ, ova, deniz, göl, kent, köy : .................................................................
Kavramların adı olan bu sözcüklere ............................... denir.
SÖZCÜKLERİN DEYİM ANLAMI
Deyim, iki ya da daha fazla sözcüğün gruplaşarak sözlük anlamından başka (mecaz) anlamda, kalıplaşmış biçimde kullanılan söz gruplarıdır.
Aşağıdaki cümlelerde bu tanıma uyan söz gruplarını bulup hangi anlamda kullanıldıklarını yazınız.
Bu sözlerinle yüreğime su serptin. ................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
O, gözünü budaktan sakınmaz bir delikanlıydı. .............................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Onu görünce dizlerinin bağı çözüldü. ............................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Nihayet baklayı ağzından çıkardı. .................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Arkadaşına el ediyordu. ...............................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................
Her anne çocuğunu bağrına basar. ...............................................................................................................
.....................................................................................................................................................................




TÜRKÇE’DE SESLER VE HARFLER

Türkçe’de 29 tane ses vardır. Bu sesleri karşılayan, onların sembolleri olan 29 tane de harf vardır.
Alfabemizdeki harfleri sırasıyla aşağıdaki boşluğa yazınız.
...........................................................................................................................................................................
Bu seslerden hangileri tek başına söylenebiliyor? ...........................................................................................
Tek başına söylenemeyen sesler hangileridir? ..........................................................................................
Tek başına söylenebilen harflere .............................., tek başına söylenemeyen harflere de ..........................
.................... denir.

ÜNLÜ HARFLER VE ÇEŞİTLERİ
ÜNLÜ HARFLER


DÜZ

YUVARLAK
GENİŞ DAR GENİŞ DAR
KALIN a ı o u
İNCE e i ö ü

ÜNLÜ HARFLERLE İLGİLİ KURALLAR

A : BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU : Aşağıdaki sözcüklerde bulunan ünlü (sesli) harfleri kalınlık incelik bakı-mından inceleyiniz.
SO - RU - LA - RI - MIZ , BA - KIM - SIZ - LIK , ÖY - KÜ - LE - Rİ - MİZ , SÖY - LEN - Tİ - LER
Nasıl bir sonuca ulaştınız? ...............................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
........................................................................................... bu kurala, “büyük ünlü kuralı” denir.
Dilimizdeki ekler, sözcüğün son ünlüsüne uyar; sözcüğün son ünlüsü nasılsa, gelen ekin ünlüsü de öyle o-lur. Bu özellik büyük ünlü uyumuna uymayan sözcükler için de geçerlidir:
Çiçek - lik , çocuk - lar , çiçek - ler , misafir - e , misafir - ler , derman - sız
NOT : Aşağıdaki sözcükleri inceleyiniz. Aynı özellik bu sözcüklere getirilen eklerde de var mı?
Görüş - (ü) yor , bakar - ken , akşam -leyin , yarın - ki , ekşi - mtırak , meslek - taş , dayım -gil
Bu ekleri başka sözcükler üzerinde deneyiniz.
......................................................................................................................................................................
Bu ekler, ünlüleri değişime uğramadan, sözcüğe olduğu gibi eklenir. Böylece büyük ünlü uyumuna aykırı kullanımlar ortaya çıkar.
BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU İLE İLGİLİ ÖZELLİKLER

a) Tek heceli sözcüklerde büyük ünlü uyumu aranmaz:
bu , baş , dört , tank
b) Aslı Türkçe olan ancak zamanla ünlüleri söyleyişle değişen az sayıdaki sözcük büyük ünlü uyumuna uy-maz.
Ana  anne alma --- elma karındaş------ kardeş
ınanmak-- inanmak şışman--- şişman kangı ----- hangi
c) Büyük ünlü uyumuna aykırı sözcükler dilimize yabancı dillerden gelmiştir.
İnsan , dünya, gazete, sinema...... gibi.
d) Kimi yabancı sözcükler, dilimize girdikten sonra uyuma girmiştir.
Divar----- duvar, zeytun-------- zeytin ...... gibi.
e) Bileşik sözcüklerde büyük ünlü uyumu aranmaz. Gerekirse bileşik sözcüklerde uyum, bileşiği oluşturan sözcüklerde ayrı ayrı aranır.
Gece + kondu, bilgi + sayar, deli + kanlı ..... gibi.





KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU

Bir sözcüğün ünlülerinin düzlük-yuvarlaklık, genişlik- darlık yönünden uyumudur
Bu uyum iki biçimsel özellik gösterir:
1- Bir sözcüğün ilk hecesinde düz ünlü ( a, e, ı, i ) varsa, diğer hecelerdeki ünlüler de düz olur:
d i n l e y i c i k ı z a r m a
Not : Bu uyumu ararken öncelikle sözcüklerin büyük ünlü uyumuna uyup uymadığına bakılmalıdır.
Aşağıdaki düz ünlülerden sonra hangi ünlülerin gelebileceğini karşılarına yazınız.
A : ...................., e : ......................... , ı : ............................ , i : ..........................
2- Bir sözcüğün ilk hecesinde yuvarlak bir ünlü (o, ö, u, ü) varsa, bundan sonra gelen hecelerin ünlüleri ya düz- geniş ( a, e ) ya da dar- yuvarlak ( u, ü) olur. Bu uyumu ararken de yine büyük ünlü uyumuna uyup uymadığına bakılmalıdır.
O’ dan sonra u, a , Ö’ den sonra ü, e , U’ dan sonra u, a , Ü’ den sonra ü, e ünlüleri gelir.
Aşağıdaki sözcükleri inceleyiniz.
S o r u, o d a , g ö c e k , ö k s ü z , k u r u , b u d a k , b ü y ü k , g ü n e ş
Not : Bir sözcükte küçük ünlü uyumu aranırken, her hecenin kendinden sonraki heceyle uyumlu olup olmadığına bakılmalıdır.
“Oğulları, boyacı, ufaklık” sözcüklerini bu şekilde inceleyiniz.
.......................................................................................................................................................................................................................
.......................................................................................................................................................................................................................
......................................................................................................................................................................................................................
EKLERİN KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU İLE İLGİLİ BAZI ÖZELLİKLERİ
* - (i)yor eki, hiçbir zaman küçük ünlü uyumuna girmez:
u y u - y o r, g e l - l - y o r , y a z - ı - y o r, g ö r - ü - y o r
* Büyük ünlü uyumuna aykırı olan -ki eki son hecesinin ünlüsü “ü” olan sözcüklerde küçük ünlü uyumuna girer:
bugün - kü , dün - kü
TÜRKÇE SÖZCÜKLERİN KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU İLE İLGİLİ ÖZELLİKLERİ
* “o,ö” ünlüleri, Türkçe sözcüklerin yalnızca ilk hecelerinde bulunur:
ö l ü m, k ö m ü r , o d u n , d o l u
Öteki hecelerinde “o,ö” ünlüleri bulunan sözcükler,yabancı dillerden gelmiştir. Bu sözcükler küçük ünlü uyumuna uymaz:
o t o b ü s , s a l o n , h o r o z , d o k t o r .... gibi.
* Türkçe’de içinde “b,m,v” ünsüzleri bulunan sözcüklerin bir bölümü küçük ünlü uyumuna uymamaktadır:
k a b u k, y a ğ m u r , y a m u k , y a v u z , k a v u n , k a v u r m a k ... gibi.
* Küçük ünlü uyumuna aykırı sözcükler yabancı dillerden gelmiştir:
k a b u l , m ü h i m , m ü z i k , a l k o l
* Bileşik sözcüklerde küçük ünlü uyumu aranmaz: eğrelti + otu, Çukur + ova, Kızıl + ay, dedi + kodu
ÜNLÜLERE İLİŞKİN SES OLAYLARI
1- ÜNLÜ (HECE) DÜŞMESİ : Dilimizdeki kimi sözcükler çekimlenirken ya da türetilirken ünlülerinden birini yitirir; bu ses olayına ünlü düşmesi ( hece düşmesi) denir.
Sözcüklerdeki bu ses düşmesi değişik nedenlerden kaynaklanır:
* İki heceden oluşan bazı sözcüklerin sonuna, ünlü ile başlayan bir ek getirildiğinde, ikinci hecedeki ünlü harf düşer.
Aşağıdaki sözcüklere ünlü ile başlayan birer ek getiriniz.
Alın : ............. , boyun : .................. , oğul : .................... , göğüs : .................... , burun : .................
emir : ............. , sabır : .................. , keşif : ..................... , akıl : ....................
* Bazı fiillerden “-i , -im , -inti , -ik , -il” yapım ekleriyle yeni sözcükler türetilirken fiillerin ikinci hecelerindeki dar ünlüler düşer.
Aşağıdaki sözcüklere bu eklerden uygun olanını getiriniz.
Devir : ...................... , ayır : ...................... , sıyır : ............................ , savur : ............................
* Bazı adlardan -le ekiyle fiil türetilirken sözcüğün son hecesindeki ünlü düşer:
yumurta - la : ...................................... , koku - la : ............................... ....., sızı - la : ..................................
* “Sarı” sıfatından “-er” ekiyle fiil türetirken ikinci ünlünün düştüğü görülür: Sarı -ar : ...................................
* Bazı sözcüklerin iç seslerinde ünlü düşmesi olur. Bunlar yazıda her iki biçimiyle de gösterilebilir:
şurada - şurda , dışarıda - dışarda , ileride - ilerde , nerede - nerde , satılık - satlık ..... gibi.
* Ünlü ile biten bir sözcük ünlü ile başlayan başka bir sözcükle birleşirken ünlülerden biri düşürülür. Bu ses olayına “aşınma” denir:
Kahve + altı : ......................... , ne + için : .................... , ne + asıl : ...................... , ne + edeyim : ...........................
* Kimi bileşik sözcüklerde, sözcük içindeki benzer hecelerden ya da ünlülerden biri, birkaçı düşer. Bu türden hece düşmesi olayına “orta hece yitimi” denir:
Pazar + ertesi : ....................... , Cuma + ertesi : ......................... , posta + hane : ...................... , biri + birine: ................
2 - ÜNLÜ DARALMASI : “- yor” eki eklendiği sözcüklerin sonundaki “a ,e” geniş ünlülerini darlaştırarak onları “ı,i,u,ü” ye
dönüştürür. Bu ses olayına “ ünlü daralması” denir:
sakla + yor : ......................... , dile + yor : ......................... , kutla + yor : .......................... , bekle + yor : ...................







EKLER


Türkçe öğretmen ;” Yeni konu hazırlan ! “ de .

Sözcüklerin cümledeki görevleri(hangi öğe oldukları) belli mi?..........................................


Türkçe öğretmenimiz “ Yeni konulara hazırlanın !” dedi.

Sözcüklerin cümledeki görevleri belli oldu mu?.................................................

ÇEKİM EKLERİ

..................................................................................................................................................................................................................................................................eklere, çekim ekleri denir.

YAPIM EKLERİ

Türk : Türkiye’de yaşayan kimse.
Türkçe:Türkler’ in konuştuğu dilin adı. ...........................değişti.

Öğret(mek):Bildiklerini başkalarına aktarmak.
Öğretmen :İşi öğretmek olan kimse. .............................değişti.


Hazır :Bir işi yapmak için gerekenlerin tamam olması.
Hazırlan(mak): Bir işi yapmaya başlamak .............................değişti.
...................................................................................................................................................................................................... eklere, yapım ekleri denir.

Buna göre ekler ............. ayrılır.


1- ÇEKİM EKLERİ:
A)Adların durum ekleri: evi, eve, evde, evde, evden
B)Tamlama ekleri: evin kapısı,
C) Çoğul ekleri: gemiler, insanlar,
D) Zaman ve kip ekleri: geliyor, konuşmuş, bilmeli, okusa,
E) Kişi ekleri: biliyorum, geleceksin, okuyacağız, koşacaksınız. Gelirler,
F) İyelik ekleri: evim, sözlerin, kitabı, görevimiz, komşunuz, okulları









2- YAPIM EKLERİ:
A) Addan Ad Türeten Ekler:
-lik: taşlık -men: göçmen -dan: sıradan
-ci: demirci -cik: arpacık -cak: oyuncak
-çe: mertçe -siz: yurtsuz -daş: vatandaş

B) Fiilden Ad Türeten Ekler:
-me: kazma -mek: bilmek -iş: bakış
-ici: kesici -ak: kaçak -im: seçim
-ı :yapı -in: ekin -miş: okumuş (adam)
-ecek: gelecek (yıl) -er: güler (yüz)

C) Addan Fiil Türeten Ekler:
-le: karala -al: azal -l: incel
-ülde: gürülde -ar: morar -len: sinirlen
-leş: birleş -kır: hıçkır

D) Fiilden Fiil Türeten Ekler:
-il: seçil -n: süslen -ış: yazış
-dır: koştur -t: korkut -ır: kaçtır


YAPILARINA GÖRE SÖZCÜK TÜRLERİ
Yapım eki almamış, başka sözcüklerle birleşmemiş, kaynaşmamış, kök durumundaki sözcükler basit sözcük denir

Örnekler: ...............................,.................................., ....................................., .........................................
UYARI: Yalnızca çekim eki almış sözcükler basit sözcüktür.
Defterler, gelmiştiniz, odalarda...

Yapım eki almış sözcüklere ........................sözcük ya da ..................... denir.
Örnekler:........................, ...............................,............................., .................................., ..........................
UYARI: Bir sözcüğün türemiş sayılabilmesi için; kök ile gövde arasında bir anlam bağının bulunması gerekir.
ÖRNEK:YOL : Bir yere gitmek için geçilen yer. (Basit)
YOLCU: Yola giden kimse (Türemiş) Kök ile gövde arasında anlam bağı var.

ÖRNEK: “BALIK” sözcüğü türemiş değildir. “BAL” ile “BALIK” arasında anlam bağı yoktur.

Birden fazla sözcüğün birleşmesi, kaynaşması ya da öbekleşmesi yoluyla oluşan yeni anlamlı sözcüklere ........................ denir.
ÖRNEK : Aslanağzı, yardım etmek, ...................................., ....................................., ...........................................









VURGU
Konuşur ya da okurken cümle içindeki bazı sözcükleri diğer sözcüklerden daha baskılı daha şiddetli bir ses tonuyla söyleriz. Aynı şekilde bir sözcüğü de söylerken hecelerden birini diğerle-rinden daha baskılı söyleriz. Konuşur veya okurken sesimizin hep aynı şiddette olmadığını aşağı-daki cümle ve sözcükler üzerinde deneyerek görünüz.
Bugün okula arkadaşım geldi. ...................................................................................... Bardak, geldi, yakın, kapı, Ankara ...............................................................................
Buna göre vurgu,"cümle vurgusu" ve "sözcük vurgusu" olmak üzere ikiye ayrılır.
1- SÖZCÜK VURGUSU :
NOT : Tek heceli sözcüklerde vurgu yoktur.
Aşağıdaki sözcüklerde vurgulu hecelerin altını çiziniz.
Geldi, çalışacak, otursak, güzel, sarı, duvar, resim
Çok heceli sözcüklerde vurgu, genellikle ................................ olur.
Bursa Bolu Yozgat Sivas İzmit İzmir Sinop
İki heceli yer adlarında vurgu ........................................ olur.
Çankırı Kayseri Antalya Malatya Çanakkale Giresun Ankara
İkiden fazla heceli yer adlarında vurgu sondan başa doğru en güçlü hecede olur.
Güçlü hece ................................................ veya sonu .......................biten hecedir.
Aşağıdaki sözcüklerin vurgulu hecelerini belirledikten sonra karşılarındaki ekleri geti-rerek yeniden okuyunuz.
Kapı -cı (kapıcı), otur-sa (otursa), koşacak-tı ( koşacaktı)
Nasıl bir değişiklik oldu? .......................................................................................
.................................................................................................................................
.................................................................................................................................
"-me,-mi, -im,-sin,-dir,-iz,-siniz" eklerinde ve "ile,ise,idi,imiş,iken" sözcüklerinin ek biçimlerinde de aynı durumun olup olmadığını bu ekleri değişik sözcüklere getire-rek deneyiniz.
.................................................................................................................................
.................................................................................................................................
Bu ekler ................................. almaz.
2- CÜMLE VURGUSU : Aşağıdaki cümlelerde önemle belirtilen durumu karşıları-na yazınız. Hangi sözcüklerin daha şiddetli okunduğunu belirtiniz.
Ben bugün köye gidiyorum. Önemle belirtilen ..................................................
Ben köye bugün gidiyorum. Önemle belirtilen ..................................................
Bugün köye ben gidiyorum. Önemle belirtilen .................................................
O halde cümle vurgusu, cümlede, bir sözcüğün ...............................................
................................................................... söylenmesidir.
"Ben bugün köye gidiyorum." Bu cümlenin öğelerini bulunuz ve vurgulu sözcüğün cümlenin neresinde yer aldığını belirtiniz.
.................................................................................................................................
.................................................................................................................................



ZAMİRLER

“Erol ve Ayşe birlikte gittiler.” Bu cümlede ad olan sözcükler hangileridir? ...............................................................
Ad olan bu sözcüklerin yerine anlamı bozmayacak şekilde hangi sözcüğü yazabiliriz? ..............................................
“Ahmet bize geldi.” ,”Mehmet, kalemimi almıştın.” Bu cümlelerde “Ahmet” ve “Mehmet” sözcükleri yerine han-gi sözcükler konabilir? .................................................................................................................................................
Kullandığımız bu sözcükler ad mıdır? ..........................................................................................................................
O halde ...............................................................................................................sözcüklere zamir (adıl) denir.

ZAMİR TÜRLERİ

SÖZCÜK DURUMUNDA ZAMİRLER EK DURUMUNDA ZAMİRLER
KİŞİ
ZAMİRLERİ İŞARET
ZAMİRLERİ BELGİSİZ
ZAMİRLER SORU
ZAMİRLERİ İLGİ
ZAMİRİ İYELİK
ZAMİRİ
ben
sen
o
biz
siz
onlar
kendi bu
şu
o
bunlar
şunlar
onlar herkes
hepsi
bazısı
kimse
çoğu
kimisi
biri
birkaçı
birçoğu
birazı kim
kimi
kime
nereden
nereye
hangi
kaç -ki -im
-sin
-i
-imiz
-iniz
-leri

KİŞİ ZAMİRLERİ
Bu zamirleri birer cümlede kullanınız ve durum eklerini getirerek çekimini yapınız.
............................................................... ................................................................. ................................................
............................................................... ................................................................. ................................................
.........................................................................................................................................................................................
TANIM :................................................................................................ sözcüklere kişi zamirleri denir.
NOT: “Kendi” sözcüğü de bir kişi zamiridir. Ad durum eklerini alıp çekimlenebilir. Buna özedönüşlü zamir de denir.

İŞARET ZAMİRLERİ
Şunu bana ver. Sevginin dili yoktur. O, gözlerden anlaşılır. Bunu senin için aldım. Bu bizimdir.
Yukarıdaki cümlelerde kullanılan “bu, şu, o” sözcükleri, varlıkları işaret ederek onların adlarının yerini tutmaktadır. Buna göre, .................................................................................................................sözcüklere işaret zamirleri denir.
Not: “o” ve “onlar” sözcükleri insan adı yerine kullanılıyorsa kişi zamiri, öteki varlıkların adları yerine kullanılıyorsa işaret zamiri olur.
O, gitmedi, beni yolladı. ( O ..................................) O kırık, bunu kullan. ( O .........................................)
Not: “öteki, beriki, şura, bura, şöyle, böyle” gibi sözcükler de işaret zamiri olarak kullanılır.

BELGİSİZ ZAMİRLER
Kapıyı birisi çalıyor. İnsanların birçoğu iş bulamıyor. Bazıları tiyatroyu sever. Ağaçların birkaçı kurudu.
Bu cümlelerde geçen “birisi, birçoğu, bazıları, birkaçı” sözcüklerinin hangi varlık adlarının yerini tuttuk-ları belli mi? ....................... Buna göre, ..................................................................................................................
................................................................................................. belgisiz zamirler denir.

SORU ZAMİRLERİ
Bu evi kaça aldın? Bu kitaplardan hangisi senin? Toplantıya kimleri çağırdın? Bu sabah kaçta kalktın?
Örneklerde olduğu gibi varlıkların adlarını soru yoluyla tutan sözcüklere .................................... denir.



EK DURUMUNDAKİ ZAMİRLER (ADILLAR)


1- İLGİ ZAMİRİ
Benim ödevim bitti, arkadaşımınki henüz bitmedi. Bu cümlede “–ki”......................... sözcüğü yerine kullanılmıştır.
Senin kalemin kırıldı, benimki kayboldu. Bu cümlede............................ sözcüğü yerine –ki kullanılmıştır.

Aşağıdaki örnekleri inceleyerek “-ki” nin nasıl kullanıldığını açıklayınız.

Benim ödevi m. (Benimki) Arkadaşımın ödevi ( arkadaşımınki)
Tamlayan Tamlanan Tamlayan tamlanan
Ad tamlaması Ad tamlaması

-ki ......................................................................................................................................................................
.......................................................................................... yerini tutarak iki varlık arasındaki ilgiyi sağlıyor. Bu şe-kilde kullanılan “-ki” ye ilgi zamiri denir.


“-Kİ” ÜÇ GÖREVDE KULLANILIR

1) Adların yerine geçince ilgi zamiri olur: Sizinki daha güzel bir bahçeydi.

2) Adları niteleyen sıfat türetir. : Ağaçtaki kuş. Evdeki hesap.

3) Bağlaç görevinde kullanılır. : Beni hiç aramadı ki...


İYELİK ZAMİRLERİ
(-im, -in, -i, -imiz, -iniz, -leri)

TEKİL ÇOĞUL
1.
TEKİL KİŞİ 2.
TEKİL KİŞİ 3.
TEKİL KİŞİ 1.
ÇOĞUL KİŞİ 2.
ÇOĞUL KİŞİ 3.
ÇOĞUL KİŞİ
-im -in -i -imiz -iniz -leri
Kalam-im Kalem-in Kalem-i Kalem-imiz Kalem-iniz Kalem-leri
Giysi-m Giysi-n Giysi-s-i Giysi-miz Giysi-niz Giysi-leri

Bu ekler varlık adlarına eklendiklerinde, bu varlıkların kime, neye, kaçıncı şahsa ait olduklarını bildiriyor mu?

...................................................................................................................................................................

Buna göre, ..................................................................................................................................... bildiren ek durumundaki zamirlere iyelik zamirleri, bu eklere de iyelik ekleri denir.










SÖZCÜĞÜN SÖZLÜK VE MECAZ ANLAMI
Her sözcüğün sözlükte belirli bir anlamı vardır. Anlatımda sözcükleri sözlükteki anlamlarıyla kul-lanırız. Buna sözcüğün ilk anlamı veya sözlük anlamı denir.
ACI a) Tat alma organında bazı maddelerin bıraktığı yakıcı durum. .......................................................
b) Dışarıdan gelen bir etki ile bedenin herhangi bir yerinde hissedilen rahatsızlık. .........................
c) Keskin sert hoşa gitmeyen. ...............................................................................................
d) Kırıcı, üzücü, dokunaklı, korkunç. .............................................................................................
Bir sözcüğün, ....................................................................................................................................
...................................................................................... mecaz denir.
BİLEŞİK FİİLLER
İki ya da daha çok sözcüğün bir araya gelerek oluşturdukları fiillerdir.
Bileşik fiiller üç türlüdür :
1- İKİ FİİLDEN YAPILAN BİLEŞİK FİİLLER : Bu fiillere, kurallı bileşik fiiller de denir. İki fiilden meydana gelir. Asıl anlam birinci fiil üzerindedir. Dört türlüdür:
a) Yeterlik Fiili : Fiilin kök veya gövdesi + -e, (-a) bilmek ....................................................
..................................................................................................................................................................
b) Tezlik Fiili : Fiilin kök veya gövdesi + -i (-ı,-u,-ü) vermek ..............................................
..................................................................................................................................................................
c) Yaklaşma Fiili : Fiilin kök veya gövdesi + -e (-a) yazmak ..................................................
.................................................................................................................................................................
d) Süreklilik Fiili : Fiilin kök veya gövdesi + -e (-a) gelmek, durmak, kalmak fiillerinden biri. ......................................................................................................................................................................
2- YARDIMCI FİİLLE KURULAN BİLEŞİK FİİLLER : Ad soylu bir sözcük ile bir yardımcı fiilin bir araya gelmesiyle oluşan bileşik fiillerdir. Bu fiillerde asıl anlam ad soylu sözcüktedir.
Yardımcı fiille kurulan bileşik fiiller; ad + yardımcı fiil biçiminde oluşur.
Yardımcı fiiller : Etmek, eylemek, olmak, kılmak, buyurmak
3- ANLAMCA KAYNAŞMIŞ BİLEŞİK FİİLLER : Ad soylu sözcük ya da sözcüklerle bir fiilin bir araya gelip birleşmesiyle oluşur. Birleşme sırasında bileşik fiili oluşturan sözcüklerden en az biri, bazen de hepsi kendi anlamının dışında kullanılır. ( Mecaz anlamda)
Boy ölçüşmek, ileri sürmek, ağır basmak, baş vurmak, ağzını bıçak açmamak
NOT : Bileşik sözcükler oluşurken :
a) Ses ( hece) düşmesi : Sabır +etmek : Sabretmek, şükür + etmek : Şükretmek...vb.
b) Ses artması : Hissetmek, affetmek, zannetmek ...vb
c) Ses değişmesi : Kayıp + olmak : kaybolmak ....vb olursa bitişik yazılır. Bunların dı-şındaki durumlarda ayrı yazılır: Memnun olmak, yardım etmek, rica etmek ...gibi
ÖZEL ADLAR VE TARİHLERİN YAZIMI
Özel adlar, kaç sözcükten oluşursa oluşsun her sözcüğün ............................. büyük yazılır.
Örnekler : ..................................................................................................................................
Özel adlara getirilen ekler ............... ............. yazılır. Ayırmada ( ) .................................. kullanı-lır. Ek ile sözcük arasında bir yuvarlak harf boyu kadar boşluk bırakılır.
.................................................................................................................................................................
Belli bir tarihi gösteren ay, gün adları nerede olursa olsun büyük harfle başlar.
18 Kasım 1998, 18 Kasım 1998 Pazartesi
ay ve gün adları belli bir tarihi bildirmeyecek şekilde yanlarında sayı olmadan kullanılıyorsa küçük harfle başlar. Size cuma günü geliriz. Ankara’ya ekimde gideceğiz.
Aylar yazıyla gösterildiği gibi sayıyla da gösterilebilir. Bu durumda sayıların arasına (.) nokta veya (/) eğik çizgi konulabilir. 18. 10. 1998 , 18/ 10/ 1998 gibi.


EK-FİİL
Aşağıdaki cümlelerde yüklem olan sözcükleri bulunuz ve türlerini belirtiniz.
Ben bu okulda öğrenciyim. ............................. .........................................
Sen arkadaşlarından daha çalışkansın. .............................. .........................................
O senden daha zekidir. ............................. ........................................
Biz çevreciyiz. .............................. .........................................
Siz çok tembelsiniz. ............................. ........................................
Onlar düğerlerinden daha güzeldirler. ............................. ........................................
O akıllı bir gençti. ............................ .........................................
Adamın elindeki çiçekmiş. ............................ ........................................
Ya etrafta kimse yoksa... ........................... .......................................
Bu cümlelerin yüklemleri .......... soylu bir sözcük ya da bir ............. dır. Sonlarındaki ekler yüklem göre-vinde kullanılmalarını sağlamıştır. Bu ekler, ekfiildir. Öyleyse ekfiiller; ..................................................................
.......................................................................................................................................................................................
......................................................................................................................................................................................
Ekfiilin bir basit zamanı ile üç bileşik zamanı ( hikâye, rivayet, koşul ) vardır. Ekfiilin basit zamanı geniş zaman anlamı taşır.
TEKİL Ekfiil Basit zaman Ekfiil Hikâye Ekfiil Rivayet Ekfiil Koşul
1 -im -di-m -miş-im -se-m
2 -sin -di-n -miş-sin -se-n
3 -dir -di -miş -se
Çoğul
1 -iz -di-k -miş-iz -se-k
2 -siniz -di-niz -miş-siniz -se-niz
3 -dirler -di-ler -miş-ler -se-ler

Aşağıdaki sözcük ve tamlamaların türlerini yazıp birer cümlenin yüklemi olarak kullanınız.
Çocuk (......................) .........................................................................................................
İyi arkadaş ( .....................) .........................................................................................................
Rüzgârın uğultusu (......................) .........................................................................................................
Mavi (......................) .........................................................................................................
Ben (......................) .........................................................................................................

Yukarıdaki cümleleri olumsuz, soru ve olumsuz soru biçimlerimde yeniden yazınız.
Olumsuz Soru Olumsuz soru
............................................................ ...................................................... ............................................
............................................................ ...................................................... ............................................
............................................................ ...................................................... ............................................
............................................................ ...................................................... ............................................
............................................................ ...................................................... ............................................

Ekfiilin hikâye (-di), rivayet (-miş) , koşul (-se) takıları idi, imiş, ise biçiminde sözcükten ayrı da yazılabilir.

Çalışkan idim Çalışkan imişim Çalışkan isem
........................................... ..................................................... ..................................................
........................................... ..................................................... ..................................................
........................................... ..................................................... ..................................................
........................................... ..................................................... ..................................................
........................................... ..................................................... ..................................................
Bu ekleri aşağıdaki fiillere de getirerek yeniden yazınız.
Gider .............................. ............................ ..........................
Görmeli .............................. ............................. ........................
Ekfiillerin ikinci görevi de basit zamanlı fiilleri bileşik zamanlı fiil durumuna getirmektir.


BAĞLAÇLAR

Aşağıdaki sözcükleri birer cümlede kullanınız.

Ve ................................................................................................................................
Veya ................................................................................................................................
İle ................................................................................................................................
De .................................................................................................................................
Ki ..................................................................................................................................
Ama ..................................................................................................................................
Fakat .................................................................................................................................
Çünkü .................................................................................................................................
Bağlaçlar :
a) Tek başına kaldıkları zaman anlamları yok gibidir. Bu sözcüklerin anlamları cümle içinde belirir.
b) Öteki sözcüklerin yerine kullanılmaz. Cümlede özne, tümleç, yüklem görevinde kullanıl-maz.
ÖTEKİ BAĞLAÇLAR
Ne ...ne , ister ... ister, oysa, yeter ki, yani, yalnız, bile, dahası, nasıl ki, yine, yoksa, bundan dolayı, gerçekten, böylece, ne de olsa, kaldı ki, kimi zaman, üstelik, sözgelişi, örneğin, ister ... is-ter, nitekim, mesela, meğer ki, meğer, hem ...hem, gerek ...gerek, demek, demek ki, ....

O halde, .................................................................................................................................
..........................................................................................................................................................
..................................................................................................... sözcüklere bağlaç denir.

Aşağıdaki cümleleri uygun bağlaçlarla tamamlayınız.

Birşeyler söyledi ...................... anlayamadım. Çalışmış ......................... kazanmış.
.................... kendine ........................ kardeşine otomobil aldı.
Bugün ................................ bir şey okudum ............................... yazdım.
Otobüs ................... kamyon, ağır taşıtlardandır. ............. yapsın .............. yapmasın, fark etmez.
Zil çaldım ....... kapıyı açan olmadı. Annem ........ babam bahçede beklediler.
........ bu deveyi güdersin, .................. bu diyardan gidersin. Erik ağaçları ........ çiçek açmış.
.................. bu işten vaz mı geçtin? İskelede ............. durakta buluşuruz.
Siz de içerisinde bağlaçların bulunacağı cümleler kurunuz.
................................................................................................................................................
................................................................................................................................................
................................................................................................................................................ ................................................................................................................................................ ................................................................................................................................................ ................................................................................................................................................ ................................................................................................................................................ ................................................................................................................................................ ................................................................................................................................................


YÜKLEMLERİN CİNSİNE GÖRE CÜMLELER

Dilimizde sözcükler, eylem soyu ve ad (isim) soyu olmak üzere iki soya ayrılır.
Bir iş, oluş, hareket yani eylem bildiren sözcüklerin tümü eylem (fiil) soyundandır. Eylemle-rin dışında kalan sözcüklerin tümü ( adlar, sıfatlar, zamirler, bağlaçlar, ünlemler, zarflar, edat-lar) ad soyundandır.
Aşağıdaki cümlelerin yüklemlerini inceleyiniz.
Denizciler yapayalnız insanlardır. : ..........................................................................................
Bu, bizim okulumuzdur. : ..........................................................................................
Senin yazın çok güzelmiş. : ..........................................................................................
Buram buram terler dökerek koşmuştu. : ................................................................................
Arkadaşımın ardı sıra yürüdü. : ................................................................................
Yüklemi bir ad, ad soylu sözcük ya da sözcük grubu olan cümle ad cümlesidir. Yüklemi çekim-li bir eylem olan cümle eylem (fiil) cümlesidir.
O halde,cümleler yüklemin cinsine göre; .................................. ve ..................................... olmak üzere ....................... ayrılır.
NOT : a) Eylem cümleleri olay yazılarında, ad cümleleri de düşünce yazılarında daha çok yer tutar.
b) Yüklemi “var” ya da “yok” olan cümleler de ad cümlesi olur.
Örnekler : ................................................................................................................................
...........................................................................................................................................................
...........................................................................................................................................................

ÜNLEM İŞARETİNİN KULLANILIŞI

“ Oh! Dünya varmış ! Yaşamak ne güzel!..” Cümlelerinde sevinç, mutluluk anlamı var. Siz de aşağıdaki cümlelerin hangi anlamda kullanıldıklarını karşılarına yazınız.
Nerede, o eski günlerin güzelliği !.. : .......................................................................
O soruyu nasıl unuttum ki!.. : .......................................................................
Gördün mü yaptığın işi!.. : ......................................................................
Yere batsın böyle iyilik!.. : .....................................................................

Bu cümleler çeşitli duygu ve düşünceleri bildirmektedir. Bu tür cümlelere ünlem cümlesi denir. Bu cümlelerin sonuna ünlem işareti (!) konur.
Hemen her çeşit sözcük,tek başına bir ünlem cümlesi olabilir. Bunlardan bazıları duygu ve coşku bildirir, bazıları da ünleme sözleridir.

Hey!.. Ahmet!.. Eyvah!.. Yapma!.. Yalan!..

Batıyoruz!.. Hay Allah!.. Ey güneş!.. Rüzgarın kanatlarını ger!..

Ünlem işareti; sevinç, kıvanç, acı, korku... anlatan sözlerin sonuna konduğu gibi, Türk mil-leti!, Yurttaşlarım! gibi seslenme sözlerinin sonuna da konur.



TÜRKÇE’DE SESLER VE HARFLER

Türkçe’de 29 tane ses vardır. Bu sesleri karşılayan, onların sembolleri olan 29 tane de harf vardır.
Alfabemizdeki harfleri sırasıyla aşağıdaki boşluğa yazınız.
.........................................................................................................................................................................
Bu seslerden hangileri tek başına söylenebiliyor? .............................................................................
Tek başına söylenemeyen sesler hangileridir? .............................................................................
Tek başına söylenebilen harflere .............................., tek başına söylenemeyen harflere de ........................
.................... denir.

ÜNLÜ HARFLER VE ÇEŞİTLERİ
ÜNLÜ HARFLER


DÜZ

YUVARLAK
GENİŞ DAR GENİŞ DAR
KALIN a ı o u
İNCE e i ö ü

ÜNLÜ HARFLERLE İLGİLİ KURALLAR

A : BÜYÜK ÜNLÜ UYUMU : Aşağıdaki sözcüklerde bulunan ünlü (sesli) harfleri kalınlık incelik bakı-mından inceleyiniz.
SO - RU - LA - RI - MIZ , BA - KIM - SIZ - LIK , ÖY - KÜ - LE - Rİ - MİZ , SÖY - LEN - Tİ - LER
Nasıl bir sonuca ulaştınız? ............................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
........................................................................................... bu kurala, “büyük ünlü kuralı” denir.
KÜÇÜK ÜNLÜ UYUMU

Bir sözcüğün ünlülerinin düzlük-yuvarlaklık, genişlik- darlık yönünden uyumudur
Bu uyum iki biçimsel özellik gösterir:
1- Bir sözcüğün ilk hecesinde düz ünlü ( a, e, ı, i ) varsa, diğer hecelerdeki ünlüler de düz olur:
d i n l e y i c i k ı z a r m a
Not : Bu uyumu ararken öncelikle sözcüklerin büyük ünlü uyumuna uyup uymadığına bakılmalıdır.
Aşağıdaki düz ünlülerden sonra hangi ünlülerin gelebileceğini karşılarına yazınız.
a:...................., e: ........................., ı : ............................, i : ..........................
2- Bir sözcüğün ilk hecesinde yuvarlak bir ünlü (o, ö, u, ü) varsa, bundan sonra gelen hecelerin ünlüleri ya düz- geniş ( a, e ) ya da dar- yuvarlak ( u, ü) olur. Bu uyumu ararken de yine büyük ünlü uyumuna uyup uymadığına bakılmalıdır.
O’ dan sonra u, a , Ö’ den sonra ü, e , U’ dan sonra u, a , Ü’ den sonra ü, e ünlüleri gelir.
Aşağıdaki sözcükleri inceleyiniz.
S o r u, o d a , g ö c e k , ö k s ü z , k u r u , b u d a k , b ü y ü k , g ü n e ş
Not : Bir sözcükte küçük ünlü uyumu aranırken, her hecenin kendinden sonraki heceyle uyumlu olup olmadığına bakılmalıdır.
“Oğulları, boyacı, ufaklık” sözcüklerini bu şekilde inceleyiniz.
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
...............................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................

ÜNLÜLERE İLİŞKİN KURALLAR

1- Türkçe’de hecelerin temeli ünlülerdir. Bir başka deyişle ünlü olmadan ünlü hece oluşturulmaz
................................................................................................................................................................................
2- Türkçe sözcüklerde iki ünlü yan yana bulunmaz. İçinde iki ünlünün yan yana bulunduğu sözcükler yabancıdır.
.................................................................................................................................................................................
3- Türkçe sözcüklerde uzun ünlü ( okunuşu uzatılan) bulunmaz. “ Kâşif, lâyık, kâğıt” ... gibi sözcükler yabancıdır.
KAYNAŞMA : Türkçe’de iki ünlü yan yana gelmez. Ünlü ile biten sözcüklerden sonra, ünlü ile başlayan bir ek getirilirse, araya bir ünsüz girer. Bu ses olayına kaynaşma; araya giren “y, n, s, ş” harflerine de kaynaştırma harfleri denir. Örnekler : Masa – y – a, masa – n – ın, masa – s – ı , iki – ş – er
SES ( HECE) DÜŞMESİ : “ Ağız, burun, omuz, göğüs” sözcüklerinin sonuna ünlü harfle başlayan bir ek geti-rerek yeniden yazınız: ..................................................................................................................................................
Tanım : ......................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
ÜNLÜ DARALMASI : “ – yor” ekinin getirildiği fiil kök ve gövdelerinin sonundaki düz-geniş “e , a” ünlüleri darlaşarak “ i, ı, u, ü” olur. Bunun nedeni “ y “ ünsüzünün, kendisinden önce gelen geniş ünlüleri daraltıcı etkiye sahip olmasıdır: bekle – bekl-i-yor, yazma – yazm – ı – yor, de – diyor, ye - yiyor

ÜNSÜZLERİN ÇEŞİTLERİ
ÜNSÜZ HARFLER SERT YUMUŞAK
SÜREKLİ f, h, s, ş g, j, l, m, n, r, v, y, z
SÜREKSİZ p, ç, t, k b, c, d, g
ÜNSÜZLERE İLİŞKİN KURALLAR

1- Türkçe sözcüklerin sonlarında yumuşak - süreksiz ( b,c,d,g) bulunmaz. Bu ünsüzlerin yerine sert – süreksizleri ( p,ç,t,k) gelir. Kalıp, ağaç, umut, yaprak
Türkçe’de anlam ayrılıklarını belirlemek amacıyla az sayıda sözcüğün sonunda yumuşak ünsüz bulundurmak gerekmiştir. At ( hayvan) , ad ( isim) , haç ( bir simge), hac (ziyaret)
2- Türkçe sözcüklerin köklerinde ikiz ünsüz ( aynı harften ikisi yan yana) bulunmaz.
...................................................................................................................................gibi sözcükler yabancıdır.
3- Türkçe sözcüklerin başında iki ünsüz bulunmaz. Başında iki ünsüz bulunan sözcükler yabancıdır.
.................................................................................................................................................................................
4- Türkçe’de “ğ” ( yumuşak ge) sözcük başlarında ve tek heceli bazı sözcükler dışında, sözcük sonunda bulunmaz: “yağ, ağ, dağ, sığ” sözcükleri tek heceli olduklarından sonlarında “ğ” almıştır.
5- Türkçe’de “j” sesi yoktur. İçinde “j” sesi bulunan sözcükler yabancıdır.
.................................................................................................................................................................................
SERT ÜNSÜZLERİN YUMUŞAMASI:
Sonu süreksiz- sert ünsüzle biten sözcükler bulunuz. : ............................................................................
Bu sözcüklerin sonuna ünlü harfle başlayan ekler getiriniz. : ............................................................................
Nasıl bir değişiklik oldu? :......................................................................................................................................
O halde sonu ...........................................................................................................................................................
...................................................................................................................... buna sert ünsüzlerin yumuşaması denir.
Sonu süreksiz- sert ünsüzle biten tek heceli sözcüklerle özel adlarda aynı durumu deneyiniz.
.................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
ÜNSÜZLERİN BENZEŞMESİ
Türkçe’de sert ünsüzlerden (f, h, s, ş, p, ç, t, k) sonra süreksiz – yumuşak ünsüzler (c, d, g) gelmez. Bu ünsüzler sertleşerek ( ç, t, k) olur. Örnekler : ...............................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
ULAMA : Sözcük sonlarındaki ünsüzlerin, kendilerinden sonra gelen sözcüklerin başlarındaki ünlülere bağlanma-sına ulama denir. Dün akşam , üç elma,



FİİLLERDE ÇATI

Fiiller, özneleri ve nesneleri bakımından özellikler gösterirler. Bu özellikler, fiillerin anlamına etki yapar.
Fiillerin çekimlenmiş biçimlerinde, anlam bakımından özne ve nesneleri ile olan ilişkilerine fiillerde çatı denir.
Çatı bakımından fiiller, öznelerine ve nesnelerine göre iki grupta incelenir.
A) ÖZNELERİNE GÖRE FİİL ÇATILARI : Fiiller, özneleri bakımından, “etken, edilgen, dönüşlü, işteş” çatıda olur.

1-Etken Fiiller :

Aşağıdaki cümlelerin öznelerini bulunuz. Bu cümlelerin gerçek özneleri var mı?
Arkadaşım benim için kitap istedi. ................................................................................................................
Derse girdiğimizde okulun saati yediyi çalıyordu. .......................................................................................
O halde, .......................................................................................... etken çatılı fiiller denir.

2-Edilgen Fiiller :

Aşağıdaki cümlelerin özneleri ile ilgili durumları aşağıdaki boşluğa yazınız.
Makinenin bacasından bir hışıltı duyuldu ve içinden bir adam göründü. Arabalara binildi.
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
Öznesi belirtilmeyen veya sözde öznesi bulunan fiillere edilgen çatılı fiiller denir.
Not : Edilgen fiiller “-il (-ıl, -ul, ül)” veya “-in (-ın, -un, -ün) eki ile türetilir.
....................................................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................................................
3-Dönüşlü Fiiller :

Aşağıdaki cümlelerde yüklemin bildirdiği eylemden kim etkilenmektedir? Bu cümlelerde “nesne” var mı?
Atatürk’le övünürüz. : ......................................................................................................................
Olayı görünce dövündü. : .....................................................................................................................
Adamlar geriye çekildi. : .....................................................................................................................
Aynanın karşısında taranıyordu.: ......................................................................................................................

Fiilin belirttiği eylemi yapan varlık ile eylemden etkilenen varlık aynı ise bu tür fiillere dönüşlü çatılı fiiller denir. Bu bir anlamda özne ile nesnenin aynı varlık olması durumudur.
Yüklem görevindeki fiillerin almış oldukları ekleri inceleyiniz. Buna göre fiiller hangi eklerle dönüşlü yapı-lırlar?
......................................................................................................................................................................................
.......................................................................................................................................................................................
.......................................................................................................................................................................................

4- İşteş Fiiller :

Aşağıdaki cümlelerde yüklemin bildirdiği iş, oluş, hareket nasıl yapılmıştır?
Onunla yolda tanıştık. : ........................................ ................................................................................
Çocuklar hemen kaçıştılar. : .........................................................................................................................
İki çocuk sokakta dövüştü. : .........................................................................................................................
Uzunca bir süre güreştiler. : .........................................................................................................................
O halde işteş fiiller, .................................................................................................................................................
................................................................................................................ yapıldığını bildirir.




B-NESNELERİ BAKIMINDAN FİİLLER
Fiiller, nesneleri bakımından geçişli, geçişsiz, oldurgan, ettirgen çatılı olur.
1- Geçişli Fiiller :

Aşağıdaki cümlelerde yüklemin bildirdiği eylem, özneden başka bir varlığı da etkiliyor mu? Bu cümlelerde nes-ne var mı?
Açtı ağzını, yumdu gözünü. ..........................................................................................................................
Bu adamı tanıdınız mı? ...........................................................................................................................
Çok güzel bir tablo yaptı. ...........................................................................................................................
Yapılan eylem, ..........................................................................................................................................................
........................................................................ geçişli fiil denir.
2- Geçişsiz Fiiller :

Aşağıdaki cümlelerde nesne var mı? Eylem, özneden başka bir varlığı etkiliyor mu?
Gemi karaya oturdu. .........................................................................................................................
Bir köşede ağlıyor. .........................................................................................................................
Yapılan eylem, ..........................................................................................................................................................
........................................................................ geçişsiz fiil denir.

NOT : Fiillerin geçişli olup olmadığını anlamak için fiile “ne, neyi, kimi?” soruları sorulur. Bu sorulara cevap alınıyorsa fiil geçişli, cevap alınmıyorsa geçişsizdir.
Aşağıdaki fiillerden hangileri geçişli, hangileri geçişsizdir?

Gülmek : ........................, ağlamak : ............................, sormak : ........................., okumak : ....................
Aramak : ........................, yazmak : .............................,bakmak : .........................,oturmak : ....................
3- Oldurgan Fiiller

Aşağıdaki fiilleri inceleyiniz, Bu fiiller, geçişli mi, yoksa geçişsiz midir? Verilen ekleri sözcüklere getirerek yeniden inceleyiniz. Oldurgan fiil
Gülmek ......................... (– dir eki) .............................................. .....................................
Uyanmak......................... ............................................. ....................................
Korkmak ........................ ( - (i)t) eki) ............................................... ....................................
Ürkmek ....................... ............................................... ....................................
Pişmek ........................ ( - (i,e) r eki) ............................................... .....................................
Göçmek ....................... .............................................. ......................................
O halde geçişsiz fiiller, .................................................................................................................................
.........................................................................................................................bu fiillere oldurgan fiil denir.

4- Ettirgen Fiiller

Aşağıdaki fiilleri inceleyip sonra karşılarındaki ekleri getiriniz.

Aramak ......................... “- t” .................................................. ...............................................
Dinlemek ......................... ................................................... .............................................
Duymak ......................... “- ir” .................................................. ..............................................
İçmek ......................... ................................................. ..............................................
Yazmak ......................... “- dır” ................................................ .............................................
Çizmek .......................... ................................................... ...............................................
Eşmek .......................... .................................................... ..............................................
Geçişli fiiller, eklerle tekrar geçişli yapılırsa yani geçişlilik dereceleri artırılırsa ettirgen fiil olur. Bu fiillerde özne işi başkasına yaptırır.



EDATLAR ( İLGEÇLER)

“Kadar, gibi, için, -den dolayı, -den beri, -e kadar,” Bu sözcüklerin anlamlarını söyleyiniz.

................................................................................................................................................................................

Aşağıdaki sözcükler kullanıldıkları cümlelerdeki sözcükler arasında nasıl bir anlam ilişkisi kurmaktadır?

KADAR
Tilki kadar kurnazdı. Taş kadar ağırdı. Benim kadar hızlıydı. Ateş olsa,kendisi kadar yer yakar.

.................................................................................................................................................................................

İÇİN
Okumayı sevdiğim için buradayım. Geleceğini bildiği için rahattı. Müziği sevdiği için saz kursuna yazıldı.

GİBİ
Vatan gibi diyar olmaz. Kaya gibi sertti. Kar gibi beyazdı. Senin gibi kurnazdı.

................................................................................................................................................................................

- DEN DOLAYI
Kötü alışkanlıklarından dolayı başarısız oldu. Babası oğlunun tembelliğinden dolayı dertliydi.

................................................................................................................................................................................

- DEN BERİ

İki günden beri arkadaşını bekliyor. Dünden beri kar yağıyor. Çocukluğundan beri yaramazdı.

...............................................................................................................................................................................

- E KADAR

Okula kadar koştu. Gece yarısına kadar kar yağdı. Evine kadar gittim. Kitabı yarıya kadar okudum.

................................................................................................................................................................................
İLE

Okula araba ile gitti. (arabayla) Üzüntü ile yürüyordu. ( üzüntüyle) Arkadaşı ile gitti. ( arkadaşıyla)
...............................................................................................................................................................................
................................................................................................................................................................................
NOT : “ile” sözcüğü bazen edat (ilgeç) bazen de bağlaç göreviyle kullanılır. Cümlede “ile” sözcüğünün yerine “ve” sözcüğü yazılabiliyorsa bağlaç, yazılamıyorsa edattır. Birkaç cümle kurup bu durumu deneyiniz. Cümlede nasıl görev yaptıklarını belirtiniz.
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
.....................................................................................................................................................................................
EDAT (İLGEÇ) GRUBU
“ Bizim için” sözündeki için edatı, bizim zamiri ile birleşerek bir sözcük grubu oluşturmuştur. Bu şekildeki söz-cük gruplarına “ edat grupları” denir.
“ Eve kadar, senin gibi, öğleye kadar, tembelliğinden dolayı” sözleri birer edat grubudur.

BAĞLAÇ GRUBU
“ Doğu ile Batı” sözü, bir söz grubudur. Bu grup, ile bağlacının “Doğu, Batı” adlarını birbirine bağlamasıyla oluşmuştur. Böyle bir bağlaç aracılığıyla oluşan söz gruplarına da bağlaç grubu denir.

--------------------------------------------

Aşağıdaki cümlelerde geçen edatları (ilgeçleri) bulup karşılarına yazınız.

1- Akşama kadar onu bekledik. .........................................................................

2- Depremde ev beşik gibi sallanıyordu. .........................................................................

3- Misafiri geldiği için gelemedi. .........................................................................

4- Bu konuyu anlayıncaya kadar okudu. ..........................................................................

5- Kendini bu kadar yormamalısın. .........................................................................

6- Ders çalışmak için televizyonu kapattı. ..........................................................................

7- Kitapları için bir kütüphane arıyor. ..........................................................................

8- Şehre arabayla gitti. ..........................................................................

9- Sevgi gibi ilaç olmaz. ..........................................................................

10- Kitap kadar güzel bir şey var mı? ...........................................................................

11- Yağmurdan dolayı evden çıkamadı. ...........................................................................

“İle” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı görevde kullanılmıştır?

a) Ayşe ile köye gitmeye karar verdik.
b) Babam tren ile İstanbul’a gitti.
c) Yaşam ile tüm ilgisini koparmıştı.
d) Kaş ile göz arası, ortadan kayboldu.
Not: Bazı sözcükler kullanıldıkları yere göre ad, sıfat veya edat olurlar.
ÖRNEK: ........................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
........................................................................................................................................................................................
CÜMLE VE ÇEŞİTLERİ
Cümle, bir duyguyu, bir düşünceyi ya da bir haberi tam olarak anlatan söz dizisidir.

CÜMLE ÇEŞİTLERİ

1- ÖĞELERİN DİZİLİŞİNE GÖRE CÜMLE ÇEŞİTLERİ

Türkçe cümlede kural olarak özne başta, yüklem sonda bulunur? ..........................................................................
Gelişigüzel konuşmalarda, söyleşi havası taşıyan, içtenlik etkisi vermesi istenen yazılarda yüklem genellikle sonda bulunmaz. Cümlenin başında veya ortasında olur. ...........................................................................
Cümleler, öğelerin dizilişine göre ikiye ayrılır:

a) KURALLI CÜMLE : .......................................................................................................................................

b) DEVRİK CÜMLE : .......................................................................................................................................

2- YÜKLEMİN CİNSİNE GÖRE CÜMLE ÇEŞİTLERİ

İkiye ayrılır:
a) FİİL (EYLEM) CÜMLESİ : ...........................................................................................................................

Örnek : ..............................................................................................................................................................

b) AD CÜMLESİ : ............................................................................................................

Örnek : .............................................................................................................................................................

3- ANLAMLARINA GÖRE CÜMLE ÇEŞİTLERİ

Cümleler, taşıdıkları anlam özelliklerine göre altıya ayrılır:

a) OLUMLU CÜMLE : .......................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

b) OLUMSUZ CÜMLE : .......................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

c) SORU CÜMLESİ : .......................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

d) ÜNLEM CÜMLESİ : .......................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

e) BUYRUK CÜMLESİ : .......................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

f) DİLEK CÜMLESİ : .......................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

4- YAPILARINA GÖRE CÜMLE ÇEŞİTLERİ

Cümleler, yapıları bakımından dört çeşittir:

a) BASİT (YALIN) CÜMLE : Yalın cümlede bir tek yargı ya da bir tek yüklem vardır. Yalın cümle kendin-den önceki ve kendinden sonraki cümle ile uyumlu olabilir fakat onlara bağlı değildir.
ÖRNEKLER : ...................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................

b) BİLEŞİK CÜMLE : Birden çok duygu, düşünce ya da olayı bir temel yargıya bağlı olarak belirten cümle bileşik cümledir.
ÖRNEKLER : ..............................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
c) SIRALI CÜMLE : Anlamca ilgileri pek bulunmadığı halde söyleyişe akıcılık kazandırmak için, basit ya da bileşik cümlelerin virgül (,) veya noktalı virgülle (;) birbirine bağlanarak oluşturdukları cümlelere denir.
ÖRNEKLER : ...................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
d) BAĞLI CÜMLELER : Aralarında anlamca bir ilgi bulunan ya da sezilen basit veya bileşik cümlelerin bir bağlaçla birbirine bağlanarak oluşturdukları cümlelere denir.
ÖRNEKLER : ...................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................
................................................................................................................................................................................
.................................................................................................................................................................................

İKİLEMELER

“İkileme, anlatım gücünü artırmak, anlamı pekiştirmek, kavramı zenginleştirmek amacıyla, aynı sözcüğün yine-lenmesi veya anlamları birbirine yakın ya da karşıt olan ya da sesleri birbirini andıran iki sözcüğün yan yana kulla-nılmasıdır.”
Bu tanıma göre ikilemeler,
a) Aynı sözcüğün yinelenmesiyle meydana gelir.: ................................................................................................
b) Yakın anlamlı iki sözcükten meydana gelir. : ................................................................................................
c) Karşıt anlamlı iki sözcükten meydana gelir. : ...............................................................................................
d) Sesleri birbirini andıra iki sözcükten meydana gelir : ......................................................................................

İkilemeleri meydana getiren sebep, anlamı daha güçlü ve etkili biçimde belirtme isteğidir. Bir sözcüğün, an-lamını daha güçlü belirtir duruma gelmesine “ pekişme” denir.
İkileme, sözcüklerin anlamını pekiştirme yoludur. İkilemelerin anlamı, sözcüklerin tek tek anlamından daha güçlüdür.
İkilemeler, anlatıma güç ve etki kazandırmakla kalmaz, ses, uyağa yakın ses de kazandırır. Çünkü ikilemele-rin hemen tümünde bir ses benzerliği vardır.

NOT : İkilemelerin arasına herhangi bir noktalama işareti konmaz.



UYGULAMA
Arkadaşımdan kitap, defter, kalem, silgi...
Bu sözcük dizisi cümle midir? Niçin? Bu sözcük dizisine uygun bir sözcük ekleyiniz.
Arkadaşımdan kitap, defter, kalem, silgi aldım
Eklediğimiz sözcük tek başına bir cümle midir? Niçin?
“Güzden ayva, nar sakladım.” Bu cümlede hangi sözcük çıkarıldığında geriye kalan söz-cük dizisi cümle olma özelliğini kaybeder? Söz dizisine cümle özelliği kazandıran bu sözcükler cümlenin hangi öğesidir? ................................................................................................
Yüklem görevindeki sözcüklerde işi yapan kişiyi de anlayabiliyor muyuz? Bunlar cümlenin hangi öğesi durumundadır? Al – dı – m , sakla – dı - m
O halde .......................... ve ..................... cümlenin temel öğeleridir. Bunlar olmadan cümle kurulamaz.
Başka bir varlığı etkilemeden “saklama, alma” işlerini yapmak mümkün müdür? Tartışınız.
...................................................................................................................................................
“Getirmek” fiilini bir cümlede “yüklem” göreviyle kullanınız.
...................................................................................................................................................
“Getirme” işi yapılırken de başka varlıklar etkileniyor mu? .................................................
Yüklemin belirttiği iş, oluş, hareketten başka bir varlık da etkileniyorsa yüklem göre-vindeki fiil geçişli fiildir.
Cümlede yüklemin bildirdiği, öznenin yaptığı işten etkilenen varlığı bildiren cümle öğesine “nesne” denir.
Cümlede nesneyi bulabilmek için yükleme “ ne, neyi, kimi” sorularından uygun olanı soru-lur. Alınan yanıt nesnedir. Aşağıdaki cümlelerin öğelerini bulunuz.
a) “ Meyveli ağacı taşlarlar.” “ Onu dün istasyonda gördüm.”

b) “ Ona iki kitap verdim.” “ Buralarda bir avuç kara toprak göremezsin.”

Nesne görevindeki sözcük ek almamışsa belirtisiz, adın “-i” durum ekini almışsa belirtili nesne olur.
“ Oturmak, gülmek, ağlamak” fiillerini birer cümlede yüklem göreviyle kullanınız. Kura-cağınız cümlelerde uygun sözcükleri nesne göreviyle kullanmaya çalışınız.
...................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................
Bazı sözcükleri nesne göreviyle kullanabildiniz mi? ..............................................................
Nesne almayan fiillere ...................................... fiiller denir.
O halde nesne sadece geçişli fiillerle kurulan cümlelerde olur.
Aşağıdaki cümlelerin öğelerini bulunuz. Bu cümlelerden hangilerinin yüklemleri geçişli fiildir?
Öğretmen en çok sevdiği kişileri, öğrencilerini sordu. .....................................................

Ayşe, sofrayı kaldırdıktan sonra, leğen, ibrik getirdi. .................................... ................

Adam durakladı, sağa sola baktı, oturdu. .....................................................

Her gece gök yüzünü, küçük penceremden seyrediyorum. ....................................................

Adam yavaş yavaş güldü . .....................................................
FİİLLER ( EYLEMLER)

“Sınıfımızı temizledik.” cümlesindeki “temizledik” sözcüğü yapılan bir işi bildirmektedir.
“Benzi sararmış.” cümlesindeki “sararmış” sözcüğü oluş bildirmektedir.
“Bahçede koşuyorlar.” cümlesindeki “ koşuyorlar” sözcüğü de hareket bildirmektedir.
Bu sözcükler birer fiildir.
O halde fiiller, .............................................................................................. bildiren sözcüklerdir.
FİİLLERİN ( EYLEMLERİN) MASTAR BİÇİMİ
“Oku-ma, gör-mek, sat-ış” fiilleri kişi ve zaman bildirmemektedir. Bunlar fiillerin bildirdiği eylemin birer adıdır. Fiillerin bu biçimlerine mastar denir. Fiiller, “-me, -mek, -iş” ekleriyle mastar yapılır.
ÇEKİMLİ FİİLLER
“Gel – iyor - um” fiilinde eylemin ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı belli midir?
............................................................................... Bu şekildeki fiillere “çekimli fiiller” denir.
FİİLLERDE KİP
“G e l - i y o r - u m
Eylem + zaman + kişi Bu örnekte olduğu gibi her fiilde “eylem, zaman, şahıs” olmak üzere üç kavram vardır. Yani fiiller eylemleri zamana ve şahsa bağlı olarak anlatır.
Fiillerdeki bu üç kavramın bileşkesine “kip” denir.
“Haber kipleri ve dilek kipleri” olmak üzere fiil kipleri ikiye ayrılır.
1- HABER KİPLERİ

Fiillere zaman anlamı kazandıran kiplerdir. Bu kipteki fiiller eylemin yapıldığını, yapılmakta olduğunu veya yapılacağını bildirir, yani haber verir. Haber kipleri beşe ayrılır.

a) Bilinen Geçmiş Zaman Kipi : Eylemin kesin olarak bilinen bir zamanda yapıldığını bildirir.
Bu kipin eki –di’dir. Bu eki aşağıdaki fiillere getiriniz.
Gel - ........, kal - ............, oku - ............, gül - ...............
Ekte nasıl bir değişiklik oldu? : ........................................................................................................
-di ekini aşağıdaki fiillere de getiriniz.
Geç - ........., kaç - ..........., okut - ..........., göç - ...............
Bu ek ünsüz benzeşmesine göre de ........................................... biçimlerine giriyor.
“Gelmek” ve “geçmek” fiillerinin bu kipte şahıslara göre çekimini yapınız.
Tekil Çoğul Tekil Çoğul
1. kişi ................................ 1. kişi .......................... 1.kişi ........................... 1. kişi ..........................
2. kişi ................................ 2. kişi .......................... 2. kişi .......................... 2. kişi ..........................
3. kişi ................................ 3. kişi ........................... 3. kişi ......................... 3. kişi ..........................

b) Öğrenilen Geçmiş Zaman Kipi : Eylemin yapıldığını başkasından duyma şeklinde anlatır.
Bu kipin eki –miş’tir.
Gel - ........, kal - ............, oku - ............, gül - ...............
Bu ek ünlü uyumu kuralına göre ................................................. biçimine girer.
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi ................................ 1. kişi ..........................
2. kişi ................................ 2. kişi ..........................
3. kişi ................................ 3. kişi .........................

c) Şimdiki Zaman Kipi : Eylemin yapıldığı an ile söylendiği anın aynı olduğunu bildirir.
Kipin eki –yor’dur. Bu ek ünsüzle biten fiillere – iyor biçiminde ulanır.
Fiil çekimi
Tekil Çoğul Tekil Çoğul
1. kişi ................................ 1. kişi .......................... 1.kişi ............................. 1.kişi ........................
2. kişi ................................ 2. kişi .......................... 2. kişi ............................ 2. kişi .......................
3. kişi ................................ 3. kişi ......................... 3. kişi ............................ 3. kişi ......................
d) Gelecek Zaman Kipi : Bu kip eylemin içinde bulunduğumuz zamandan sonra yapılacağını bildirir. Kip eki –ecek, -acak’tır.
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi .................................... 1. kişi ...............................................
2. kişi .................................... 2. kişi ..............................................
3. kişi .................................... 3. kişi ..............................................

e) Geniş Zaman Kipi : Eylemin her zaman yapılabileceğini bildirir.
Kip eki : -r (-ir, -ır, -ur, -ür, -er, -ar)
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi .................................... 1. kişi ................................................
2. kişi .................................... 2. kişi ................................................
3. kişi .................................... 3. kişi ...............................................

2- DİLEK (İSTEME) KİPLERİ

Zaman anlamı taşımaz, fiillerin bildirdiği eylemin yapılması ile ilgili isteği dile getirir. Dörde ayrılır.
a) Dilek Şart Kipi : Bu kipteki fiiller, içten gelen bir özlemi, bir dileği bildirir.
Kip eki –se , -sa’dır.
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi ................................................ 1. kişi ............................................
2. kişi ................................................ 2. kişi ............................................
3. kişi ................................................ 3. kişi ............................................
b) İstek Kipi : Bu kipteki fiiller bir eylemin yapılması ile ilgili isteği açığa vururlar.
Kip eki -e, -a’dır.
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi .................................... 1. kişi .........................................
2. kişi .................................... 2. kişi ..........................................
3. kişi .................................... 3. kişi ..........................................

c) Gereklilik Kipi : Bu kipteki fiiller bir işin yapılması gerektiğini bildirir.
Kip eki : -meli, -malı
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi ......................................... 1. kişi ..............................................
2. kişi ......................................... 2. kişi ..............................................
3. kişi ......................................... 3. kişi ...............................................
.
d) Emir (Buyruk) Kipi : Fiile emir anlamı katar, eylemin yapılmasını bildirir.
Kip eki yoktur. Çekimi şahıs ekleriyle yapılır.
Fiil çekimi
Tekil Çoğul
1. kişi ....................................... 1. kişi ...................................
2. kişi ....................................... 2. kişi ...................................
3. kişi ....................................... 3. kişi ...................................

NOT : İstek ve emir kiplerinin tekil ve çoğul birinci şahıs çekimleri, MEB Talim Terbiye Dairesi tarafından değiştirilmiştir.
HABER VE DİLEK KİPLERİNDEKİ FİİLLER BASİT ZAMANLI FİİLLERDİR
BİLEŞİK ZAMANLI FİİLLER

İki zaman eki almış olan fiillere “bileşik zamanlı fiiller” denir. Bileşik zamanlı fiiller “hikâye, rivayet, şart (koşul)” olmak üzere üç türlüdür.

1- Hikâye Bileşik Zamanı : Bu zamandaki fiiller, sonuna ulandıkları kiplerle ilgili eylemlerin geçmiş zamanda yapıldığını kesinlikle bildirir.
Haber ve dilek kiplerindeki fiillere –di eki getirilirse, hikâye bileşik zamanı olur. – di eki istenirse “idi” biçiminde ayrı da yazılabilir.
ÇEKİMİ

KİPLER Hikâye Biçimi Ekin “idi” Biçimi Adlandırılışı

.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................

2- Rivayet Bileşik Zamanı : Bu zamandaki fiiller, sonuna ulandıkları kiplerle ilgili eylemlerin geçmiş zamanda yapıldığının kesinlikle bilinmediğini anlatır.
Haber ve dilek kiplerindeki fiillere –miş eki getirilirse, rivayet bileşik zamanı olur. “-miş” eki istenirse
“imiş” biçiminde ayrı da yazılabilir.
ÇEKİMİ

KİPLER Rivayet Biçimi Ekin “imiş” Biçimi Adlandırılışı

.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................

3- Şart ( Koşul ) Bileşik Zamanı : Bu zamandaki fiiller, bir eylemin yapılışını başka bir eylemin yapılı-şına şart koşar.
Haber kiplerindeki fiillerden birine “-se” eki getirilirse, şart bileşik zamanı olur. Bu ek istenirse “ise” biçi-minde ayrı da yazılabilir.
ÇEKİMİ

KİPLER Şart (Koşul) Biçimi Ekin “İse” Biçimi Adlandırılışı

.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
.................................. ....................................... ........................................... ......................................................
İSİM (AD) TAMLAMASI

“Arkadaşın bahçeye gitti.” cümlesiyle anlatılan, hangi bahçedir? Arkadaşınızı görmek için hangi bahçeye gidersiniz? ..................................................................................................................................................................
Bu cümledeki “bahçe” sözcüğü, daha anlaşılır duruma nasıl getirilebilir?
..........................................................................................................................................................................
“Bahçe” sözcüğü ve eklediğiniz sözcüğün türü nedir? ...................................................................................
Bu durumu başka örnekler üzerinde de görmeye çalışınız.
O halde .............................................................................................................................................................
.......................................................................................................................... ad tamlaması denir.
Bir ad tamlamasında birinci ad tamlayan, ikinci ad tamlanandır.
Okul kapısı Evin önü Gülün kokusu

AD TAMLAMASININ ÇEŞİTLERİ
1- BELİRTİLİ AD TAMLAMASI

Bahçe-n-in duvar-ı Kapı-n-ın kol-u Ahmet’-in kitab-ı okul-un kapı-s-ı

Bu tamlamanın nasıl yapıldığını ve nasıl bir anlam taşıdığını düşünüp yazınız.
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

2- BELİRTİSİZ AD TAMLAMASI

Bahçe duvar-ı Kapı kol-u okul kapı-s-ı

Bu tamlamaların belirtili ad tamlamasından farklı tarafı nedir? ...........................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

3- TAKISIZ AD TAMLAMASI

Demir kapı Altın bilezik tahta masa - Ancak - Demir bilek Altın kalp

Bu tamlama türünün özelliklerini bulup yazınız.
.................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

4- ZİNCİRLEME AD TAMLAMASI

Bahçe duvarının kapısı Okulun bahçesinin demir kapısı okulun bahçe duvarı evin kapısının kolu
Bu tamlama türünün özelliklerini bulup yazınız.
.................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
....................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

SIFATLAR (ÖN ADLAR) VE SIFAT TAMLAMALARI


(Buraya şekiller çizilecek)



Yukarıdaki masaları, dilediğiniz renge boyayıp inceledikten sonra ilgili sorulara yanıt veriniz.
1-Nasıl masa?
Renk : Biçim : Durum :
.......................................... ............................................................ ...........................................
.......................................... ............................................................ ...........................................
.......................................... ............................................................ ...........................................
2- Hangi masa? : .....................................................................................................................................
NOT : : .....................................................................................................................................
3-a) Kaç masa? : .....................................................................................................................................
b) Kaçıncı masa? : ....................................................................................................................................
c) Kaçar ceviz? : .....................................................................................................................................
d) Ne kadar elma? : ....................................................................................................................................
4- “Hangi, nasıl, kaç, ne biçim, ne kadar, kaçıncı, kaçar, kaç tane, kimin” soru sözcüklerini birer adla birlikte kullanınız. Bu sözcükler, kendilerinden sonra gelen adları, soru yoluyla belirtiyorlar mı?
........................................................................................................................................................................................ ........................................................................................................................................................................................ ........................................................................................................................................................................................
5- Hangi öğrenci veya öğrenciler? ( Bu soruya bütün, bazı, birkaç, her, bir, her bir, herhangi bir, öbür sözcüklerini kullanarak yanıt veriniz)
........................................................................................................................................................................................ ........................................................................................................................................................................................ ........................................................................................................................................................................................
6- “Bay, bayan, gazi, paşa, bey, dayı, çavuş, hanım, bacı” sözcüklerini birer özel adla birlikte kullanınız. ........................................................................................................................................................................................ ........................................................................................................................................................................................ ........................................................................................................................................................................................
Kullandığımız bu sözcüklere sıfat (ön ad) denir.
O halde, ..............................................................................................................................................................
........................................................................................................................................... sözcüklere sıfat denir.
NOT : Sıfatlar tek başına kullanılmaz. Bir adla birlikte kullanılır. Bir adla bir sıfattan oluşan sözcük gru-buna “ sıfat tamlaması” denir.
Eski ev, yaşlı nine, beş elma ... sözcük grupları birer sıfat tamlamasıdır.
Yukarıdaki açıklamaları inceleyerek aşağıdaki sıfat türlerinden hangisiyle ilgili olduklarını belirtiniz.

SIFATLAR

1- Niteleme Sıfatları 2- Belirtme Sıfatları
A) İşaret Sıfatları
B) Sayı Sıfatları
NOT : “Bir” sıfatı bazen sayı sıfatı, bazen de a) Asıl Sayı Sıfatları
belgisiz sıfat olur. “Bir” sıfatının yerine “iki, üç, beş, altı” b) Sıra Sayı Sıfatları
gibi başka bir sayı yazılabiliyorsa “bir” sayı sıfatıdır. c) Üleştirme Sayı Sıfatları
Yazılamıyorsa belgisiz sıfattır. d) Kesir Sayı Sıfatları
Örnek : Evden bir kitap ile iki defter getir. ........................ D) Soru Sıfatları
........................................................................................ E) Belgisiz Sıfatlar
Dün çok sıcak bir gündü. ......................... F) Unvan Sıfatları ........................................................................................

FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER)

Aşağıdaki cümlelerde koyu harflerle yazılmış olan sözcükleri inceleyiniz.
Doktoru görmek istiyorum. Bakışı beni çok korkuttu. Bütün yaz çalışıp para kazandı. Gelen adama bakın.
Bu sözcükler;
a) İş, oluş, hareket bildiriyor mu? : ..............................................................
b) Zaman ve kişi ekleri alır mı? Çekimleri var mı? : ..............................................................
c) Ne tür sözcük olarak kullanılmıştır? : ..............................................................
O halde, ............................................................................................................................................................
..................................................................................................................................... fiilimsi denir.
Fiilimsiler ad – fiil ( mastar), sıfat – fiil (ortaç), bağ – fiil (ulaç) olmak üzere üç türlüdür.
1) Ad – Fiil (Mastar)
Bu kitapları okumak istiyordu. İyi satış yapmıştı. Okula gelmeye çalıştı.
Koyu harflerle yazılmış olan sözcüklerin, adların aldığı durum, iyelik, tamlayan ve çoğul eklerini alıp al-madıklarını deneyiniz.
................................................................................................................................................................................... Bu sözcükler cümlede ad gibi kullanılır.
2) Sıfat – Fiil (Ortaç)
Adlarla sıfat tamlaması kurabilen fiilimsilerdir. Bazılarında az çok zaman kavramı varsa da bunlar fiiller gibi çekimlenemezler.
Sıfat – fiil türeten ekleri değişik sözcüklere getirerek sözcüklere nasıl anlam kattıklarını görmeye çalışınız.
-en : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
- ecek : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-dik : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-miş : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-r, -er, -ar : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
3) Bağ – Fiil (Ulaç)
Cümlede bir cümleciği kendisinden sonraki cümleciğe bağlayan, zarf tümleci görevinde kullanılan fiilimsilerdir.
-ip : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-erek : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-e : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-ince : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-r, -mez : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-eli : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-meden : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-dikçe : ..............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
-ken : ..............................................................................................................................................................
ZARFLAR ( BELİRTEÇLER)

Güzel yazı yazdı. Düzgün çizgiler çizdi. Yanlış soru sordun. Geçmiş yılları düşündü. Bu kalem benim.

Koyu harflerle yazılan sözcükler kendilerinden sonraki adları nitelemekte veya belirtmektedir.
Bu sözcüklere ne ad verilir? : .....................................................................................................
Aşağıdaki cümlelerde koyu yazılmış sözcükleri inceleyiniz. Bu sözcüklerin kendilerinden sonraki sözcük-lerle olan anlam ilişkisine dikkat ediniz. Bu sözcükler zarftır.
1) Güzel okuyorsun. Düzgün yürümelisin. Yanlış okuma. Erken kalkarım.
............................................................................................................................................................................
2) Çok güzel okuyorsun. Pek düzgün yürümelisin. Hiç yanlış okumadı. Çok erken kalkarım.
............................................................................................................................................................................
3) Çok güzel kitapların var. En düzgün yürümen bu mu? Fazla yanlış iş yapmadı. Pek uzun elbise giymiş.
............................................................................................................................................................................
O halde, .............................................................................................................................................................
................................................................................................................sözcüklere zarf (belirteç) denir.

ÇEŞİTLERİ

1) Zaman Zarfları : Fiilin anlamını zaman yönünden tamamlayan sözcüklerdir. Zaman anlamı taşıyan sözcükler zaman zarfı olarak kullanılabilir.

2) Yer ve Yön Zarfları : Eylemin yerini ve yönünü belirten zarflardır.
........
3) Niteleme ve Durum Zarfları : Eylemin ne durumda olduğunu, nasıl yapıldığını belirten zarflardır.
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
4) Nicelik (Azlık – Çokluk) Zarfları : Sıfatların, fiillerin ya da başka bir zarfın ölçüsünü belirten zarflara denir.
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
5) Soru Zarfları : Fiilleri soru yoluyla belirten zarflara denir.
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
6) Yineleme Zarfları : Eylemin tekrar ettiğini veya tekrar edeceğini bildirir.
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
7) Dilek Zarfları : ...........................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
8) Yanıt Zarfları : ..........................................................................................................................
............................................................................................................................................................................
............................................................................................................................................................................

FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER)

Aşağıdaki cümlelerde koyu harflerle yazılmış olan sözcükleri inceleyiniz.

Doktoru görmek istiyorum. Bakışı beni çok korkuttu. Bütün yaz çalışıp para kazandı. Gelen adama bakın.

Bu sözcükler;
a) İş, oluş, hareket bildiriyor mu? : .......................................................................................
...................................................................................................................................................................................
b) Zaman ve kişi ekleri alır mı? Çekimleri var mı? : .............................................................. ........................
...................................................................................................................................................................................
c) Ne tür sözcük olarak kullanılmıştır? : ........................................................................................
...................................................................................................................................................................................

O halde, ............................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
..................................................................................................................................... fiilimsi denir.

Fiilimsiler ad – fiil ( mastar), sıfat – fiil (ortaç), bağ – fiil (ulaç) olmak üzere üç türlüdür.

1) Ad – Fiil (Mastar)

Bu kitapları okumak istiyordu. İyi satış yapmıştı. Okula gelmeye çalıştı.

Ad – fiiller “-me, -mek, -iş, -meklik” ekleriyle türetilir.

Koyu harflerle yazılmış olan sözcüklerin, adların aldığı durum, iyelik, tamlayan ve çoğul eklerini alıp al-madıklarını deneyiniz.
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................
...................................................................................................................................................................................

Bu sözcükler cümlede ad gibi kullanılır.

Ankara’ya gidiş kolay olmadı. Her insan okuma gereksinimini duymalıdır.

Bu ağaçları kesmek, işlemek gerekmiyor.

NOT : “-me” ekiyle fiil kök ya da gövdelerinden türemiş, fakat yalnız ad olarak kullanılan sözcükler var-dır. Bunlar mastar sayılmaz.

Çok güzel bağlama çalıyordu. Kendine bir çift çizme almış.

Annesine bir yazma aldı. Sümerbank’tan basma aldım.








2) Sıfat – Fiil (Ortaç)

Adlarla sıfat tamlaması kurabilen fiilimsilerdir. Bazılarında az çok zaman kavramı varsa da bunlar fiiller gi-bi çekimlenemezler.
Sıfat – fiil türeten ekleri değişik sözcüklere getirerek sözcüklere nasıl anlam kattıklarını görmeye çalışınız.



NOT : “-miş, -ecek, -r” eklerini almış sözcükler, bir addan önce gelir ve onu tamlarsa sıfat- fiil, cümlenin yüklemi durumunda ise çekimli fiildir.



3) Bağ – Fiil (Ulaç)

Cümlede bir cümleciği kendisinden sonraki cümleciğe bağlayan, zarf tümleci görevinde kullanılan fiilimsilerdir.
Aşağıdaki eklerle türettiğiniz bağ – fiilleri cümlelerde kullanınız. Bu eklerin, eklendikleri sözcüklere nasıl anlam kattıklarını bulunuz.

posted by Türkiye Hsayına Kavuştu at 08:35 | Permalink | 0 commenti

© 2006 Bütün Dünya Duysun Türkçe Sitesi | Blogger Templates by layoutstudios.com and Gecko & Fly.
No part of the content or the blog may be reproduced without prior written permission.
Learn how to Make Money Online at GeckoandFly


Web This Blog



Archives

Credits
  Distributed by:

Powered by Blogger

make money online blogger templates

V4NY